28 Ekim 2024 Pazartesi

Ağır hata: Tebligatın usulsüz olmadığı değerlendirilmiş;

 İİK'nın 150/ı maddesinde; ''Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayri nakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürü 149 uncu madde uyarınca işlem yapar'' düzenlemesine yer verilmiştir.

İİK'nın 68/b maddesinde ise; "Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen   adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır" düzenlemesi yer almaktadır.

İpotek veren taşınmaz maliki üçüncü kişiye, İİK'nın 150/ı maddesi gereğince hesap özeti gönderilmesi zorunluluğu bulunmamakta ise de; ipotek veren üçüncü kişi hakkında takip yapılabilmesi için Türk Medeni Kanunu'nun 887. maddesi uyarınca, alacağın kendisinden istenilmesi, yani muacceliyet ihtarının gönderilmesi gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, söz konusu düzenleme gereğince, ipotekli taşınmaz maliki üçüncü şahsa ihbar yapılmadıkça, onun yönünden borç muaccel olmayacağından hakkında icra takibi başlatılamaz. Ayrıca belirtmek gerekir ki, İİK'nın 150/ı maddesinin son cümlesi; "Hesap özetinin, tazmin talebinin veya ihtarın ipotekli taşınmaz maliki üçüncü kişiye tebliğ edilmesi veya tebliğ edilmiş sayılması, Türk Medeni Kanununun 887. maddesinde öngörülen ödeme istemi yerine geçer” hükmünü içermektedir.

Anılan bu maddeler, uygun ihtar tebliğ edildiğinde veya tebliğ edilmiş sayıldığında takip dayanağı ipotek akit tablosu limit ipoteği içerse de, ipotekli takibin ilamlı takip olarak yapılabileceğini, bir başka anlatımla ihtarın maddelerde yazılan koşullarda yapılmış olmasının takibin ilamlı yolla yapılmasının şartı olduğunu göstermektedir. Tebligatların yasal düzenlemeye uygun olmaması nedeniyle İİK 150/ı koşullarını taşımaması halinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılamayacağı sonucunu doğuran şikayette dayanak belgenin ilam niteliği kazanmadığı iddia edilmekte olup bu hali ile şikayet ilamlı icra takibinde ilama aykırılık şikayetidir. O halde, icra mahkemesince İİK'nın 16/2 maddesine göre süresiz olarak incelenmelidir (HGK 21.06.2000 tarih 2000/12-1002 sayılı karar).

Dairemizde, asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK'nın 16/2. maddesi gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu şikayetinin İİK 16/2 kapsamında süresiz olarak incelenmesi kanaatine varılarak görüş değişikliğine gidilmiştir.

Somut olayda, alacaklı banka tarafından, İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün 2016/6449 Esas sayılı dosyasında kredi alacağına ve limit ipoteğine dayalı olarak kredi borçlusu ve ipotek borçluları aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, şikayetçi ipotek borçlusu adına çıkarılan kat ihtarının takibe dayanak kredi sözleşmesi ve ipotek senetlerinde yazılı “Hafsa Sultan Mahallesi, 4809. Sokak, No: 9/3 Yunusemre/Manisa” adresinde “Gösterilen adrese gidildi. Muhatabın çarşıda olduğu komşusunun sözlü/imzalı beyanından anlaşıldı. Evrak mahalle muhtarı Hayati Olay imzasına teslim edildi. Örneğe uygun 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırıldı. Beyanı veren en yakın komşusu isim ve imzadan imtina eden D:1’e haber verildi.” şerhi ile 07.04.2016 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.

Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesinin hesap kat ihtarı tebliğ usulsüzlüğü iddiasının süreli şikayet konusu olduğu yönündeki kabulü ve anılan şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi yerinde değil ise de, Bölge Adliye Mahkemesince hesap kat ihtarı tebliğ usulsüzlüğü şikayetinin esasının da incelendiği, hesap kat ihtarının ipotek borçlusunun takibe dayanak kredi sözleşmesi ve ipotek senetlerindeki adresine İİK’nın 68/b maddesine uygun olarak tebliğ edildiği yönündeki tespit ve değerlendirmesinin yerinde olduğu anlaşılmış olup, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir. 12.HD. 11/06/2024 gün, 2024/1319 Esas, 2024/6142

20 Ekim 2024 Pazar

YARGISAL KOMEDYA

 

Somut olayda; davacı SGK tarafından, Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verilip bu kararın Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından onanması üzerine Ankara 20. İcra Müdürlüğü'nün 2004/616 esas sayılı dosyasına, 14/03/2007 tarihinde 26.721,38 TL ödeme yapılmıştır. Dayanak karara karşı karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesince,  görevli yargı yerinin idari yargı olduğu belirtilerek karar bozulmuş, bozmaya uyan mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Ankara 3. İdare Mahkemesinde açılan davada ise, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı SGK tarafından, icra müdürlüğünden ödemenin iadesi talep edilmiş, buna yönelik muhtıra davalılara gönderilmiştir. Davalılar tarafından, muhtıraya karşı şikayet yoluna başvurulmuş, mahkemece, işlemiş faiz yönünden şikayeti haklı bulunarak muhtıranın işlemiş faize yönelik kısmının iptaline karar verilmiştir.

Soytarının

 Adliye soytarısının yamağı beni listeden mi çıkarttın...


19 Ekim 2024 Cumartesi

Listeden çıkartılmış olmak,

 İmkansız olan bir şeyden son düğümü de kopartıp atmak...

Önemli mi?

Hiç önemli değil...

Varken de yoktun....

Yokken zaten yoksun...

aklımda-

 sın

TIBBİ ETİK