19 Haziran 2017 Pazartesi

TRAFİK KAZALARINDA ZARAR SUÇU TEHLİKE SUÇU AYRIMI

*Zarar suçu-tehlike suçu ayrımının gözetilmesi ve sanık hakkında öncelikle zarar suçundan değerlendirme yapılması gerekir.
Olay tarihinde, sanığın idaresindeki aracı ile önünde seyreden sanık E. U.'u durdurmak amacıyla selektör yaptığı ve sollamaya geçtiği, sanık Engin'in de engel olmak amacıyla sola yönelmesi sonucunda bu araca arka sol stop lambası ve çamurluk kısımlarından çarpması sonucu yaralamalı trafik kazasına sebebiyet verdiği olayda, TCK'nın ''Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma'' başlıklı 179. maddesinin 2. fıkrasında kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişinin eylemini suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suç tehlike suçu olup, somut olayda ise katılanların yaralanmış olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu ve bu suçtan mahkumiyetine karar verildiği dikkate alındığında; trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, beraat hükmü tesisi,12.CD. 11/1/2017 gün, 2015/14831 Esas, 2017/175 Karar,
*Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK'nın 179/3. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun tehlike suçu olması, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, anılan suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu - tehlike suçu olmaları kriterinin esas alınması gerektiği, buna göre, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu durumlarda sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı durumlarda ise sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının kabul edilmesi karşısında, somut olayda sanığın eyleminde bilinçli taksir koşullarının oluştuğu ancak, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanan mağdur A. D.'in, aşamalarda sanıktan şikayetçi olmadığını beyan etmesi nedeniyle eylemin kül halinde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturduğu, bu itibarla sanık hakkında yalnızca anılan suçtan mahkumiyet hükmü tesis edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eylemin ikiye bölünerek taksirle yaralama suçundan düşme hükmü tesis edilip, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi, 12.CD. 10/4/2017 gün, 2016/7564 Esas, 2017/2914 Karar,
*Sanığın idaresindeki otomobil ile olay gecesi saat 00.30 sularında, meskun mahalde, iki yönlü, düz ve görüşü açık yolda, kontrolsüz şekilde sağa dönüş manevrası yaptığı sırada, sağ şeritte seyir halinde bulunan motosikletin önünü kapamak suretiyle, motosikletin otomobilin sağ arka tampona çarpmak suretiyle devrildiği ve  kendisinden şikayetçi olmayan mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmalarına neden olduğu olayda;  sanığın olaydan yaklaşık 1 saat sonra yapılan ölçümde 111 promil alkollü olduğunun tesbit edildiği, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dava açıldığı,  Dairemizin yerleşik uygulamasına göre;  tehlikeli eylemin zarara yol açması halinde Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu- tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, ancak kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeni ile taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının gerektiği, bu suretle somut olayda taksirle yaralama suçunun soruşturma ve kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi sebebiyle trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,12.CD. 25/4/2017 gün, 2016/249 Esas, 2017/3444 Karar,

*Sanığın idaresindeki araç ile olaydan 3 saat sonra alınan doktor raporuna göre 85 promil alkollü olarak, aynı yönde ve sağında seyretmekte olan motosiklete çarptığı ve motosiklet üzerindeki iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmasına tam kusurlu  olarak  neden olduğu olayda; mağdurların yargılama sırasında sanığa yönelik şikayetlerinden  vazgeçtiği, sanığın vazgeçmeye karşı herhangi bir itirazının bulunmadığı ve vazgeçmeyi zımmen kabul etmiş sayılacağı,  iddianame içeriğinden trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun da yargılamaya konu edildiği, sanığın olay anındaki alkol durumu itibariyle atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarının oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK'nın 179/3. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun tehlike suçu olması, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu kriterinin esas alınması, buna göre; sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının kabul edilmesi karşısında; taksirle yaralama suçundan dolayı açılan davanın şikayet yokluğu nedeniyle düşmesine karar verilmesi, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı ise mahkumiyet hükmü kurulması yerine yazılı şekilde karar verilmesi, 12.CD. 18/4/2017 gün, 2016/214 Esas, 2017/3241 Karar, 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK