Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerle ilgili suçlar:
i-) İmal suçu,
ii-) Bulundurma, devir ve ticaret suçları,
iii-) Kullanma suçlarıdır.
Karşılaştırmalı hukukta suçların benzerlik göstermesi ülkelerin imzalamış oldukları
uluslararası sözleşmelerden kaynaklanmaktadır.
Yasa uyuşturucu madde ticaretini, ülkeler arasında yani dış ticaret (TCK
188/1) ve ülkede yani (iç) ticaret (TCK 188/3) olarak iki ayrı suç şeklinde
düzenlemiştir. Ülke içinde ticaret suçunun fiilleri ise satmak, satışa arz
etmek, başkalarına vermek, sevk etmek, nakletmek, depolamak, satın almak, kabul
etmek veya bulundurmak şeklinde düzenlenmiştir Başkalarına vermek, sevk etmek,
nakletmek depolamak fiilleri ülke içinde ticarete aracılık yapma fiilleridir.
Bu nedenle ülke içinde ticaret kavramına dahil edilmeleri gerekir.[1]
Türk Ceza Kanunu açısından uyuşturucu ya da uyarıcı maddeyi, ülkemizin taraf
olduğu sözleşmelerde, yasalarımızda veya yasaların verdiği yetkiye dayanan
Bakanlar Kurulu kararlarında uyuşturucu madde olduğu kabul edilerek; tıbbi ve bilimsel
amaçlar dışında imali, ithali, ihracı, satılması, satın alınması, bedelsiz devredilmesi,
bedelsiz devralınması, bulundurulması, sevk edilmesi, nakledilmesi, kullanılması
yasaklanan ya da ruhsata bağlanan; ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak belirtilen
eylemlere konu edilmesi suç oluşturan doğal veya yapay maddelerdir.
Uyuşturucu veya uyarıcı madde olmamakla birlikte üretimi resmi makamların
iznine veya satışı yetkili hekim tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve
uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddeler de uyuşturucu veya
uyarıcı maddelere ilişkin hükümlere tabidir.
Uyuşturucu madde sayılmayan kötüye kullanıldığı takdirde uyuşturucu maddelere
benzer olumsuz etki yapan sentetik ilaçlar ve diğer maddeler psikotrop olarak
tanımlanmaktadır. 1971 tarihli Psikotrop Maddeler Sözleşmesi Eki I, II, III ve
IV cetvellerde yer alan doğal veya yapay herhangi bir madde ya da ürün
psikotrop madde olarak adlandırılır.
İmal ve ticaret suçlarının konusunu psikotrop maddelerin oluşturması cezayı
hafifletici sebep olarak kabul edilmiştir. Aynı etkiyi doğurmasına rağmen böyle
bir ayrım yapılması ceza adaletine uygun düşmemektedir.[2]
Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçu tek başına neticelenen bir eylem
değildir. Kullanma fiilini gerçekleştirebilmek için öncelikle uyuşturucu madde
satın alınması ve uyuşturucu madde bulunması gerekir. Uyuşturucu veya uyarıcı
madde kullanımı, kişisel ve toplumsal sonuçları olan yaptırımlar ve tedbirler
alınması toplum menfaatine suçlardır. Ceza yaptırımı dışında, kullanan ve
bağımlı durumdaki kişilerin bedensel ve ruhsal rahatsızlıkları dikkate alınarak
tedavi amaçlı tedbirler alınması ve denetimli serbestlik uygulanması gerekir.[3]
Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte uyuşturucu veya uyarıcı
madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan
maddenin ülkeye sokulması, imal edilmesi, satılması, satın alınması, nakledilmesi,
depolanması veya ihraç edilmesi ayrı bir suç olarak TCK 188/7'de tanımlanmıştır.
[1] Zafer, Hamide Uyuşturucu
veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti Suçu (TCK 188), S. 1-29., s. 6
[2] Zafer, s. 10.
[3] Tuncer,
Arzu(2011) Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti ve Kullanılmasına İlişkin Suçlar,
İstanbul Kültür Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Hukuk ABD.,Kamu Hukuku
Programı, Yayımlanmamış Doktora Tezi,
s. 55,56.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder