1 Nisan 2023 Cumartesi

Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı'na İtiraz Dilekçesi

 

Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’na

Ankara

Olumsuz sonuçlanacağını bilerek/düşünerek dava ve kamuoyu süreçlerini başlatmak adına başvuruyu yapmayı zorunlu görmekteyim.

1-Hakkımda düzenlenen doçentlik raporlarını kabul edebilmem mümkün değildir. Düzenlenen doçentlik raporları, rapor sahiplerinin unvanlarına, hukuk mesleğinin gerektirdiği hakkaniyete, eşitlik ilkesine ve hatta kamu düzenine aykırı olduğu gibi önyargılarla dolu ve hiçbir bilimsel değer taşımayan niteliktedir.

2-2016 yılında doçentlik sınavına girdim ve yine 4-1 başarısız sonuçlandı. O zamanki raporun da bugünkü rapordan farkı yoktu. Ancak 6 yıldan beri yapmış olduğum çalışma sayısı, nitelikleri doçentlik için gereken şartları fazlasıyla sağladığımı düşündürmektedir.

3-Hazırlanan doçentlik raporları, sunulan çalışmalarla mütenasip olmadığı gibi anayasal eşitlik ilkesini de ihlal eder niteliktedir. Aynı dönem doçentlik unvanını kazanan kişilerin çalışma sayıları, topladıkları puanları ve dahi doçentlik raporlarını düzenleyen kişilerin, doçentlik unvanını kazandıkları dönem topladıkları başvuru puanlarıyla karşılaştırılmasını istemekteyim.

4- Raporlar önyargı ile doludur. Başvuru süreçleri tamamlanmak adına Hâkimler Savcılar Kurulu’ndan izin alınmış, hâkimlik mesleğinin gerektirdiği yüksek tempoda ilgili okullarda yoğun tempo ders müfredatına dâhil olunmuş, gereken ve sonradan oluşturulan koşullar sağlanmıştır. Bu nedenle, hazırlanan raporlar Hâkimler ve Savcılar Kurulu ile Adalet Bakanlığı’nca da değerlendirmeye alınmak üzere incelenmek üzere gönderilmelidir.

5-Başvuran 25 yıllık ceza hâkimi olup, bilindiği üzere hâkimlik mesleğini yürüten kişilerin, doktrinde yer alanlarla karşılaştırıldığında birikim, konuya hâkimiyet bakımından yeterliği tartışmasızdır. Başvuranın mesleğinde birinci sınıf hâkim olup, meslektaşlarından ve doktrinde yer alanlardan farklı olarak ceza hukukunun her alanında (genel hükümler, özel hükümler, özel kanunlarda yer alan suçlar, idari yaptırımlar, ceza usul hükümleri, icra suçları, yapay zekâ suçları) eserler üretmiştir.

6-Raporlar o kadar önyargılarla doludur ki, yapılan yüksek lisans dahi eleştirilmiş, yüksek lisansın Türkiye’nin tek yazılı ve ulusal çapta ÖSYM tarafından hazırlanan sınavla alınan, REFERANS gerektirmeyen/aranmayan, yapıldığı dönemde Türkiye’nin en kaliteli yüksek lisansı olduğu dikkate alınmamıştır. Bu dönemde yapılan “İstinaf” isimli çalışmanın, hukuk alanında olmadığını ileri sürenler bulunduğu gibi TODAİE eğitimin örgün/devam gerektiren bir program olduğu dikkate alınmamıştır. Müfredatta bulunan derslerdeki ceza muhakemesi hukuku, insan hakları hukuku, idare hukuku, anayasa hukuku gibi derslerin bulunduğu dikkate alınmamış, dersleri sunan akademisyenler hiçe sayılmıştır.

Tez programı bir kısım raporlarda belirtildiği gibi ikinci öğretim de değildir.

7-Raporlardaki ön yargılar o kadar fazladır ki, hazırlanan doçentlik tezinin ismine aldanarak uluslararası hukuk alanında olduğu ileri sürüldüğü gibi Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde tek ana bilim dalının Kamu Hukuku ABD olduğu dikkate alınmamış, tezde ilgili bölümlerde özellikle belirtilen hususun da gözlerden kaçırıldığı anlaşılmıştır.

8-Raporlardaki önyargı o kadar fazladır ki sunulan çalışmalar kıyasıya eleştirilmiş, amaca uygun sayıda kaynakçadan yararlanılmış olması ve verilmek istenilen savla mütenasip kaynak çalışması bulunduğu dikkate alınmamış, eleştirilmiştir. Tüketilmediği ileri sürülen kaynakçaların bir kısmının konuyla ilgisi bulunmadığı gibi çalışma açısından değerlendirilmesinin gerekli olmadığı da dikkate alınmalıdır. Doçentlik tezinin dahi, yüksek lisans ve lisans sırasında alınan dersler arasında bulunduğu lise eğitiminin dahi doçentlik tezinin alt yapısına ilişkin olduğu dikkate alınmamıştır.

9-Raporlardaki ön yargı o kadar fazladır ki Seçkin yayınevinin uluslararası bir yayın kuruluşu olduğu, yayın kurulu onayı almayan hiçbir çalışmayı basmadığı, Yetkin yayınevinin ülkemizin en saygın yayınevlerinden birisi olup, ancak belirli çalışmaları bastığı dikkate alınmamıştır.

Raporda belirtilen diğer çalışmalar örneğin tebliğlerin sayısı da içeriği de dikkate alınmamış, kanun ve Yargıtay eleştirisi olan çalışmalarda dahi kaynakça bulunması gerektiği, ayrı makale olması gerektiği ileri sürülmüş; çalışmaların hakem değerlendirmesinden geçtiği dikkate alınmamıştır.

Yukarıdan beri belirtilen hususlar özetle aleyhime düzenlenen doçentlik raporları;

i-Anayasal eşitlik ilkesine aykırıdır (Raportörlerin kendi doçentlik başvuru puanlamaları ile aynı dönem başvuranların başvuru beyannameleriyle kıyaslanamaz farklılıklar vardır).

ii-Kamu düzenine aykırıdır. (25 yıla yakın birinci sınıf hâkimlik mesleği, Hâkimler Savcılar Kurulu izni ile ne yapılırsa yapılsın önyargının kırılamayacağına/objektif ve hakkaniyetle davranılamayacağına ilişkin yaygınlaştırılan ve hukuk devleti ilkesini hiçe sayan yaklaşım),

iii-Kamu yararına aykırıdır. (Başvuranın, kamuya sunulan çalışma sayılarını dikkate almayan başka alanda başvuru yapmaya zorlayan, diğer çalışanların şevkini kırıcı ve Hâkimler ve Savcılar Kurulu iznini de hiçe sayan niteliği)

iv-Yetki ve konu bakımından hukuka aykırıdır (Raportörler, ancak hakem tarafından ileri sürülmesi gereken bir kısım hususlarla çalışmaları eleştirmişlerdir. Bu anlamda yetki sınırları aşılmış, çalışmaların özgünlüğü dikkate alınmamıştır. Bu anlamda mevzuata aykırı düzenlenmiş olmaları nedeniyle konu bakımından da hukuka aykırıdır.)

v-Amaç bakımından hukuka aykırıdır. Her tarafı önyargılarla doludur.

vi-Şekil bakımından hukuka aykırıdır. (Raporlar, hazırlayanların sahip oldukları unvanla mütenasip değildir).

Belirtilen nedenlerle,

Hakkımda düzenlenen raporların dikkate alınmaması,

Farklı bir jüri heyeti tarafından değerlendirilmesi,

Doçentlik raporlarının, ayrıca ileride müdahil olabilmelerini ve konuyla ilgili çalışmalar yapılmasını sağlamak adına; Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na ve Adalet Bakanlığı’na tebliğini,

Benzer durumların yaşanmasının önlenmesi adına alınacak kararların ulusal bir yayın kuruluşunda ilanını

Saygılarımla arz ederim. (01/04/2023)

                                                                                                     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK