7 Eylül 2017 Perşembe

6098 SAYILI TÜRK BORÇLAR KANUNU SORULARI

1. Sözleşme aşağıdakilerden hangisi ile kurulur? ( m. 1)

A) Alacaklı beyanı ile
B) Borçlu beyanı ile
C) İcaba davetle
D) Tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun açıklamalarıyla
E) Borçlunun borcunu ödemesiyle

2. I. Taraf iradelerinin karşılıklı olması
    II. Borçlunun, alacaklıya ödeme yapması
    III. Borcun kesin ve icra edilebilir nitelikte olması
    IV. Tarafların iradelerini birbirine uygun açıklaması

Sözleşmenin kurulabilmesi için Türk Borçlar Kanununa göre yukarıdakilerden hangisi ya da hangilerinin gerçekleşmesi gerekir? (m. 1)
A) Yalnız I
B) I ve II
C) II ve III
D) I ve IV
E) Hepsi

3. Sözleşmenin kurulabilmesi için gerekli olan taraf iradelerinin şekli açıdan Türk Borçlar Kanununa göre nasıl olması mümkündür? ( m. 1)
A) İyi düşünülmüş
B) Yalnız açık olması mümkündür.
C) Yalnız yazılı olması mümkündür.
D) Yalnız sözlü olması yeterlidir.
E) Açık ya da örtülü olabilir.

4. Sözleşmenin kurulması için aşağıdakilerden hangisinin bulunması gerekli değildir? ( m. 1 ve 2)
A) İradelerin karşılıklı olması
B) İradelerin birbirine uygun açıklanması
C) İradelerin açık ya da örtülü olması
D) Tarafların sözleşmedeki esaslı noktalar üzerinde uyuşması
E) Tarafların ikinci derecedeki noktalar üzerinde uyuşması

5. Sözleşmenin kurulmasında ikinci derecedeki noktalar üzerinde uyuşma sağlanamadığı takdirde sonuç aşağıdakilerden hangisidir? ( m. 2)
A) Borçlu, iradesi dikkate alınır.
B) Alacaklı iradesi dikkate alınır.
C) Sözleşme geçersiz sayılır.
D) Hakim, uyuşmazlığı işin özelliğine bakarak karara bağlar.
E) Sözleşmenin iptal edilebilmesi için dava açılır.

6.
I. Sürenin sona ermesine kadar önerisiyle bağlıdır.
II. Sözleşme serbestliği ilkesi gereğince önerisiyle hiçbir zaman bağlı değildir.
III. Kabul beyanı önerilerin sürede kendisine ulaşmadığı takdirde önerisiyle bağlılıktan kurtulur.
IV. Süre sona ermeden, önerisinden vazgeçebilmesi için Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmalıdır.
Kabul için bir süre belirleyerek sözleşme yapılmasını öneren kişi ile ilgili yukarıda belirtilenlerden hangisi ya da hangileri doğrudur? ( m. 3)

A) Yalnız I
B) I ve II
C) I, II ve III
D) I ve III
E) Hiçbiri

7. Sözleşmenin kurulmasında, hazır olanlar arasında yapılan süresiz önerinin, bağlayıcı olması için ne kadar sürede kabul edilmesi gerekir? (m. 4)
A) Hemen
B) Üç gün içinde
C) On beş günlük süre içinde
D) 30 günlük süre içinde
E) 24 saatlik süre içinde

8. Hazır olanlar arasında sözleşmenin kurulabilmesi için yapılan süresiz öneri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 4)
A) Kabul için süre belirlenmeksizin hazır kişiye yapılan önerinin hemen kabul edilmemesi halinde, öneren kişi önerisiyle bağlılıktan kurtulur.
B) Telefon, bilgisayar gibi iletişim araçlarıyla yapılan öneri hazır olmayanlar arasında yapılmış sayılır.
C) İrade beyanlarının açık ya da örtülü olması gerekir.
D) Sözleşme, tarafların iradelerini karşılıklı olması gerekir.
E) Sözleşme birbirine uygun açıklamalarla kurulur.

9. Hazır olmayanlar arasında kurulan sözleşmelerin hüküm anı aşağıdakilerden hangisidir? (m.11)
A) Önerinin yapıldığı an
B) Kabulün gönderildiği an
C) Kabul anı
D)Önerinin gönderildiği an
E) Hiçbiri

10. Hazır olmayanlar arasında kurulan sözleşmelerde; açık bir kabulün gerekli olmadığı hallerde sözleşme hangi andan itibaren hüküm doğurur? (m. 11)
A) Önerinin ulaşma anı
B) Önerinin yapıldığı an
C) Kabulün gönderildiği an
D) Kabul anı
E)Önerinin gönderildiği an

11. Sözleşmelerde genel kural olarak geçerlilik şekli aşağıdakilerden hangisidir? (m. 12)
A) Yazılı şekil şartı
B) Sözlü şekil şartı
C) Yazılı ya da sözlü şekil şartı
D) Noterlikçe resen düzenleme ile
E) Herhangi bir şekil şartı yoktur

12. Kanunda sözleşmeler için şekil öngörülmüş olması halinde aşağıdakilerden hangisi geçerlidir? (m. 12)
A) İspat şartıdır.
B) Geçerlilik şartıdır.
C) Sözleşme serbestisi ilkesi gereğince bağlayıcı değildir.
D) Aleniyet ilkesinin gereğidir.
E) Hiçbiri

13. Yazılı şekle ilişkin aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 12, 13, 14)
A) Kanunda, herhangi bir sözleşme için yazılı şeklin öngörülmüş olması taraflar açısından bağlayıcı olmayıp, yalnız düzenleyici işlem niteliğindedir.
B) Yazılı yapılması kanunda öngörülen sözleşmelerin değiştirilmesinde herhangi bir şekil şartı yoktur.
C) Sözleşme metinleriyle çelişmeyen tamamlayıcı yan hükümlerde değişiklik açısından yazılı şekle uyulması gerekli değildir.
D) Yazılı şekilde yapılması öngörülen sözleşmelerde borç altına girenlerin imzası gerekli değildir.
E) İmzalı mektup asılları, borç altına girence imzalanmış telgraf, teyit edilmiş faks gibi iletişim araçları güvenlik elektronik imza ile gönderilen metinler hiçbir şekilde yazılı şekil yerine geçmez.

14.
I. İmzanın borç altına giren el yazısıyla atılması gerekli olmayıp, birinci derece yakınlarınca da atılabilir.
II. Güvenli elektronik imza hiçbir zaman el yazısıyla atılan imzanın sonuçlarını doğurmaz.
III. İmzanın el yazısı dışında bir araçla atılabilmesi için herhangi bir sınırlayıcı hüküm yoktur.
Yukarıda imza ile ilgili belirtilenlerden hangisi yanlıştır? ( m. 15)

A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) II ve III
E) Hepsi

15. Görme engellilerin imza atabilmesine ilişkin aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 15)
A) Talepleri halinde şahit bulundurulması gerekir. Talep bulunmaması halinde el yazısı ile imza yeterlidir.
B) Görme engelliler imza atamazlar. Bu nedenle yalnız elektronik imza kullanabilirler.
C) Görme engelliler, yazılı şekil şartına tabi sözleşmelere taraf olamaz. Ancak sözlü şekle tabi sözleşmelere taraf olabilir.
D) Görme engelliler, onaylı örnekli imza örneklerini noterde bulundurmak kaydıyla her türlü sözleşmeyi herhangi bir kayıt ya da talebe bağlı olmaksızın imzalayabilirler.
E) Görme engelliler, yalnız birinci derece yakınlarının bulunması ile yazılı sözleşme imzalayabilir.

16.
I. İmza atamayanlar, imza yerine usulüne uygun onaylanmış parmak izi kullanabilir.
II. İmza atamayanlar, imza yerine usulüne uygun onaylanmış el ile yapılmış bir işaret kullanabilir.
III. İmza atamayanlar usulüne uygun onaylanmış mühür kullanabilirler.
İmza atamayanlarla ilgili yukarıda belirtilenlerden hangisi ya da hangileri doğrudur? ( m. 16)
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız I ve II
D) Yalnız I ve III
E) Hepsi

17. Kanunda şekle bağlanmamış sözleşmelerin, taraflarca belli şekillerde yapılmasının kararlaştırılmasına ilişkin aşağıdakilerden hangisi mümkündür? ( m. 17)
A)Belirlenen şekilde yapılmayan sözleşme tarafları bağlamaz.
B) Kanun hükmüne aykırı olduğundan, böyle bir sözleşme geçersizdir. Bu nedenle her şekilde sözleşmenin yapılması ve bağlayıcılığı mümkündür.
C) Böyle bir şart yalnız ispat şartı olarak değerlendirilebilir.
D) Herhangi bir bağlayıcılığı olmayan şart yalnız düzenleyici işlem olarak değerlendirilmelidir.
E) Belirtilen şekilde yapılmayan sözleşme talep hakkı doğurur.

18. Borç tanımaya ilişkin aşağıdaki hususlardan hangisi doğrudur? ( m. 18) 
A) Borç tanıması her sözleşmede bulunması gereken geçerlilik şartıdır.
B) Borcun sebebini içermese de borç tanıması geçerlidir.
C) Borç tanınması, mutlak surette sebebini içermelidir.
D) Borç tanıması alacaklı tarafından yapılması gereken bir işlemdir.
E) Hiçbiri

19. Sözleşmenin yorumlanmasında aşağıdakilerden hangisi dikkate alınır? ( m. 19)
A) Tarafların açıkladıkları ve görünürde yapmış oldukları işlem
B) Tarafların gerçekte yapmak istedikleri işlem
C) Üçüncü kişilerin sözleşmeye vermiş oldukları anlam
D) Tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcükler dikkate alınmaksızın gerçek ve ortak iradeleri
E) Alacaklı ya da borçlunun yanlış ya da gerçek amacını gizlediği sözlerle görünen iradesi

20. Aşağıdakilerden hangisi genel işlem koşullarının tanımıdır? ( m. 20)
A) Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler.
B) Bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir.
C) Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.
D) Borçlu, yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı kazanmış olan üçüncü kişiye karşı, bu işlemin muvazaalı olduğu savunmasında bulunamaz.
E) Bir sonucun gerçekleşmesi karşılığında ödül vereceğini ilan yoluyla duyuran kimse, sözünü yerine getirmekle yükümlüdür.

21. Genel işlem koşullarına ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? ( m. 20)

A) Genel işlem koşullarının, sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önemlidir.
B) Aynı amaçla düzenlenen sözleşmelerin metinlerinin özdeş olmaması, bu sözleşmelerin içerdiği hükümlerin, genel işlem koşulu sayılmasını engellemez.
C) Genel işlem koşulları içeren sözleşmeye veya ayrı bir sözleşmeye konulan bu koşulların her birinin tartışılarak kabul edildiğine ilişkin kayıtlar, tek başına, onları genel işlem koşulu olmaktan çıkarmaz.
D) Genel işlem koşullarıyla ilgili hükümler, sundukları hizmetleri kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütmekte olan kişi ve kuruluşların hazırladıkları sözleşmelere de, niteliklerine bakılmaksızın uygulanır.
E) Yukarıda yer alan seçeneklerin hepsi

22.
I. Sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, karşı taraf menfaatine aykırı genel işlem koşullarının varlığı konusunda açıkça bilgi vermesi
II. Karşı taraf menfaatine aykırı genel işlem koşulları içeriğini öğrenme imkanı sağlanması
III. Karşı tarafın kabulü
IV. Sanayi Bakanlığının genel sözleşme şartlarına uygunluk

Yukarıdaki hususlardan hangisinin bir arada bulunması halinde genel işlem koşulu yazılmamış sayılır? (m. 21)
A) Yalnız I
B) Yalnız I ve II
C) I, II ve III
D) Yalnız III
E) Yalnız IV

23. Genel işlem koşulları ile sözleşmede, yazılmamış sayılan koşulların, sözleşmeye etkisi aşağıdakilerden hangisidir? ( m. 22)

A) Yazılmamış sayılan genel işlem koşulları dışındaki hükümleri geçerliliğini korur.
B) Sözleşmenin hiçbir hükmü geçerliliğini koruyamaz.
C) Yazılmamış sayılan genel işlem koşulları dışındaki sözleşme hükümleri geçersizdir.
D) Alacaklı yeni bir öneri ile borçluya gitmelidir.
E) Hiçbiri

24. Genel işlem koşullarında yer alan bir hükmün açık ve anlaşılır olmaması ya da birden çok anlama gelmesi halinde nasıl yorumlanması gerekir? ( m. 23)
A) Borçlu aleyhine
B) İyi niyet kurallarına göre
C) Üçüncü kişilerin sözleşmeden çıkardığı anlama göre
D) Mahkemenin takdirine bağlı olarak
E) Düzenleyen aleyhine ve karşı taraf lehine

25.
I. Aynı amaçla düzenlenen sözleşmelerin metinlerinin özdeş olmaması, bu sözleşmelerin içerdiği hükümlerin, genel işlem koşulu sayılmasını engellemez.
II. Sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı genel işlem koşulları da geçerlidir.
III. Düzenleyen, yazılmamış sayılan genel işlem koşulları olmasa diğer hükümlerle sözleşmeyi yapamayacak olduğunu ileri sürebilir.
IV. Genel işlem koşullarına aykırı olarak karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz.
Genel işlem koşullarına ilişkin, yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri yanlıştır? ( m. 20-25)

A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) I ve IV
E) II ve III

26. Aşağıdakilerden hangisi genel işlem koşullarına ilişkin, değiştirmeme yasağıdır? ( m. 24)
A) Genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak, karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz.
B) Genel işlem koşullarının bulunduğu bir sözleşmede veya ayrı bir sözleşmede yer alan ve düzenleyene tek yanlı olarak karşı taraf aleyhine genel işlem koşulları içeren sözleşmenin bir hükmünü değiştirme ya da yeni düzenleme getirme yetkisi veren kayıtlar yazılmamış sayılır.
C) Sözleşmenin yazılmamış sayılan genel işlem koşulları dışındaki hükümleri geçerliliğini korur.
D) Genel işlem koşullarının, sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önem taşımaz.
E) Borçlu, yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı kazanmış olan üçüncü kişiye karşı, bu işlemin muvazaalı olduğu savunmasında bulunamaz.

27. Tarafların bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirlemesi aşağıdakilerden hangisi olarak tanımlanır? (m. 26)
A)Borçlunun seçme hakkı
B) Kesin hükümsüzlük
C) Aşırı yararlanma
D) Sözleşme özgürlüğü
E) Ön sözleşme

28. Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız sözleşmeler için kanunda öngörülen hukuki sonuç aşağıdakilerden hangisidir? (m. 27)
A) Kesin hükümsüzlük
B) Geçici hükümsüzlük
C) Kısmi hükümsüzlük
D) Düzeltilebilir hükümsüzlük
E) İptal edilebilirlik

29. Sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması durumunda, hangi ihtimalde sözleşmenin tamamı kesin olarak hükümsüzdür? ( m. 27)
A) Borçlu hükümlerden bir kısmını anlamadığını ileri sürdüğü takdirde
B) Bu hükümler olmaksızın sözleşmenin yapılmayacağının açıkça anlaşılması halinde
C) Sözleşmenin tamamen kesin olarak hükümsüz olması ihtimali yoktur.
D) Bu hükümlerin sonradan eklendiğinin açıkça anlaşılması halinde
E) Alacaklının talep etmesi halinde

30. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa göre, sözleşmede karşılıklı edimler arasında açık oransızlık bulunması, bu oransızlığın zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden yararlanılmak suretiyle gerçekleşmesi hali ne olarak adlandırılır? ( m. 28)
A) Kesin hükümsüzlük
B) Ön sözleşme
C) İrade bozukluğu
D) Aşırı yararlanma
E) Sözleşme özgürlüğü

31.
I. Sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek edimin geri verilmesini istemek
II. Sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini istemek
III. İptal davası açmak

Aşırı yararlanma halinde zarar görenin başvurabileceği yollar yukarıdakilerden hangisidir? ( m. 28) d

A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) II ve III
E) Yalnız III

32. Aşırı yararlanma halinde Türk Borçlar Kanunundaki seçimlik haklarından birini kullanan zarar görenin, seçimlik haklarını kullanma süresi hangisidir? ( m. 28)
A) Düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak beş yıl içinde
B) Herhangi bir süreye bağlı kalmaksızın her zaman
C) Düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak altı ay ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak iki yıl içinde
D) Düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak iki yıl içinde
E) Düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak altı ay ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak bir yıl içinde

33. Sözleşmenin ileride kurulmasına ilişkin sözleşme kanunda nasıl tanımlanmıştır? ( m. 29)
A) Son sözleşme
B) Sözleşme öncesi
C) Önsözleşme
D)Sözleşme sözü
E) Sözleşme sözleşmesi

34. Sözleşme kurulurken esaslı yanılmaya düşen tarafa ilişkin aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 30)
A) Düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak beş yıl içinde dava açmak
B) Sözleşme ile bağlı olmaya devam etmek
C) Sözleşme ile bağlı olmamak
D) İptal davası açmak
E) Cumhuriyet savcılığına başvurmak
35. Genel olarak kanunlarda öngörülen istisnalar dışında ön sözleşmenin geçerli olması için hangi şekilde yapılması gerekir? (m. 29)
A) Yazılı
B) Sözlü
C) Noter onaylı
D) İleride kurulacak sözleşme şekli
E) Serbest şekilde

36.
I. Yanılan, basit hesap yanlışlıkları yapmışsa
II. Yanılan, kurulmasını istediği sözleşmeden başka bir sözleşme için iradesini açıklamışsa.
III. Yanılan, istediğinden başka bir konu için iradesini açıklamışsa

Yukarıdakilerden hangisi esaslı yanılma değildir? ( m. 31)
A) Yalnız I
B) I ve II
C) Yalnız III
D) Hepsi
E) Hiçbiri

37. Yanılan, sözleşme yapma iradesini, gerçekte sözleşme yapmak istediği kişiden başkasına açıklamışsa aşağıdakilerden hangisi söz konusudur? ( m. 31)
A) Ön sözleşme yapılmıştır.
B) Askıda işlem söz konusudur.
C) İptal davası açılması gerekir.
D) Kişi, dışa yansıyan irade beyanlarıyla bağlıdır.
E) Esaslı hata söz konusudur.

38. Aşağıdakilerden hangisi esaslı hatadır? ( m. 31)
A) Basit hesap yanlışlıkları
B) Sözleşmenin, kurulması istenilen kişiyle yapılmış olması
C) Sözleşme iradesinin, sözleşme yapılmak istenilen konuda açıklanmış olması
D) Kişinin gerçekte üstlenmek istediğinden önemli ölçüde fazla bir edim için veya gerçekte istediğinden önemli ölçüde az bir karşı edim için iradesini açıklaması
E) Sözleşmenin, belirli niteliklere sahip olan kişiyle yapılmış olması

39. Saikte hata ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 32)
A) Saikte hata esaslı hatadır.
B) Saikte hatanın esaslı hata sayılması açısından dürüstlük kuralına aykırılık aranmaz.
C) Saikin esaslı hata sayılabilmesi için dürüstlük kurallarına aykırı ve yanılanın sözleşme temeli sayması yeterlidir.
D) Saikte hatanın esaslı hata sayılabilmesi için; saikin sözleşme temeli sayılması, iş ilişkilerinde geçerli dürüstlük kurallarına aykırılık ve karşı tarafça bilinebilir olma şartlarının gerçekleşmesi gerekir.
E) Hiçbiri

40.
I. Sözleşmenin kurulmasında iradenin aracı ya da araçla iradenin yanlış iletilmiş olması halinde yanılma hükümleri uygulanmaz.
II. Yanılmanın dürüstlük kuralları ile bir ilgisi yoktur.
III. Yanılan yanılmasında kusurlu ise sözleşmenin hükümsüzlüğünden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.
IV. Sözleşmenin diğer tarafı yanılgı ile birlikte sözleşmenin kurulmasına razı olduğunu bildirirse sözleşme kurulmuş sayılır.
Yanılgı konusunda yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri doğrudur? (m. 32-35)

A) Yalnız I
B) I ve II
C) III ve IV
D) Yalnız IV
E) Yalnız III

41. Yanılan, yanılmasında kusurlu olduğu takdirde; sözleşmenin hükümsüzlüğünden doğan ve ödemek zorunda kaldığı zarar miktarı hangi miktarı aşamaz? (m. 35)
A) Herhangi bir sınıra tabi değildir.
B)Hakkaniyetin gerektirdiği hallerde ifadan beklenen yararı
C) İfadan beklenen yararın hüküm tarihindeki rayiç değerini
D) Zarar miktarını
E) Hiçbiri

42. Aldatmaya ilişkin aşağıdaki hususlardan hangisi yanlıştır? ( m. 36)
A) Taraflardan biri, diğerinin aldatması sonucu sözleşme yaptığı takdirde sözleşme ile bağlı değildir.
B) Aldatma sonucu, sözleşme ile bağlı olmamak için hatanın esaslı olup olmaması önemli değildir.
C) Üçüncü kişinin aldatması ile sözleşme yapan taraf, sözleşme yapıldığı sırada karşı tarafın aldatmayı bilmesi ya da bilebilecek durumda olması halinde sözleşmeyle bağlı değildir.
D) Aldatma hali de, sözleşmede irade bozan hallerdendir.
E) Aldatma halinde, aldatılan kişi aldatan kişinin zararlarını ödemek zorundadır.

43. Aşağıdakilerden hangisi irade bozukluklarındandır? ( m. 30-38)
A) Yanılma
B) Aldatma
C) Korkutma
D) Saikte yanılma
E) Hepsi

44. Korkutma ile iradesi bozulan kişinin sözleşmenin tarafı olması haline ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? ( m. 38)
A) Taraflardan biri, diğerinin veya üçüncü bir kişinin korkutması sonucu bir sözleşme yapmışsa, sözleşmeyle bağlı değildir.
B) Korkutan bir üçüncü kişi olup da diğer taraf korkutmayı bilmiyorsa veya bilecek durumda değilse, sözleşmeyle bağlı kalmak istemeyen korkutulan, hakkaniyet gerektiriyorsa, diğer tarafa tazminat ödemekle yükümlüdür.
C) Korkutulan, içinde bulunduğu durum bakımından kendisinin veya yakınlarından birinin kişilik haklarına ya da malvarlığına yönelik ağır ve yakın bir zarar tehlikesinin doğduğuna inanmakta haklı ise, korkutma gerçekleşmiş sayılır.
D) Bir hakkın veya kanundan doğan bir yetkinin kullanılacağı korkutmasıyla sözleşme yapıldığında, bu hakkı veya yetkiyi kullanacağını açıklayanın, diğer tarafın zor durumda kalmasından aşırı bir menfaat sağlamış olması hâli sözleşmenin geçerliliğini etkilemez.
E) Korkutma, sözleşmenin yapılmasında iradeyi etkileyen hallerdendir.

45. İrade bozukluğu hallerinde, sözleşmeyle bağlı olmadığını bildirmek veya verdiği şeyi geri istemek için ne kadarlık bir süre söz konusudur. ( m. 39)
A) Yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde
B) Sözleşmenin yapılmasından itibaren bir yıl içinde
C) Yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak altı ay içinde
D) Sözleşmenin yapılmasından itibaren altı ay içinde
E) Hiçbiri

46. İrade bozukluğu hallerinde, yasal süre içerisinde iradesi bozulan kişinin yasal haklarını kullanmamış olması halinde sözleşmenin hukuki sonucu aşağıdakilerden hangisidir? ( m. 39)
A) Sözleşme iptal olur
B) Sözleşme yalnız alacaklı için bağlayıcıdır.
C) Sözleşme iradesi bozulan kişi tarafından da onanmış sayılır.
D) Sözleşme borçlu için bağlayıcıdır.
E) Hiçbiri

47. Temsile ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 40-42)
A) Yetkili bir temsilci tarafından bir başkası adına ve hesabına yapılan hukuki işlemin sonuçları, doğrudan doğruya temsil olunanı bağlar.
B) Temsilci, hukuki işlemi yaparken bu sıfatını bildirmezse, hukuki işlemin sonuçları kendisine ait olur.
C) Başkası adına ve hesabına temsil kamu hukukundan doğmuşsa, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi bu konudaki yasal hükümlere göre belirlenir.
D) Temsil hukuksal bir işlemden doğmuşsa, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi o hukuksal işleme göre belirlenir.
E) Temsil olunan, temsil yetkisini sınırlama veya geri alma yetkisinden istediği zaman feragat edebilir.

48. Temsile ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 40-45)
A)  Temsilciye yetki belgesi verilmişse, yetkinin sona ermesi durumunda temsilci, bu belgeyi temsil olunana geri vermekle veya hâkimin belirleyeceği yere bırakmakla yükümlüdür.
B) Temsil eden veya halefleri, temsilcinin belgeyi geri vermek için gerekeni yapmazlarsa, bundan dolayı iyiniyetli üçüncü kişilerin zararını gidermekle yükümlüdürler.
C) Temsilci, yetkisinin sona ermiş olduğunu bilmediği sürece, temsil olunan veya halefleri, temsilcinin yapmış olduğu hukuki işlemlerin sonuçlarıyla bağlıdırlar.
D) Hukuki işlemden doğan temsil yetkisi, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça veya işin özelliğinden anlaşılmadıkça, temsil olunanın veya temsilcinin ölümü halinde sona erer.
E) Hukuki işlemden doğan temsil yetkisi, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça veya işin özelliğinden anlaşılmadıkça, temsil olunanın veya iflas etmesi halinde sona erer.

49.
I. Bir kimse yetkisi olmadığı hâlde temsilci olarak bir hukuki işlem yaparsa, bu işlem temsil olunanı hemen bağlar ve sonuçlarını doğurur.
II. Yetkisiz temsilcinin kendisiyle işlem yaptığı diğer taraf, temsil olunandan, uygun bir süre içinde bu hukuki işlemi onayıp onamayacağını bildirmesini isteyemez.
III. Yetkisiz temsilci, temsil ettiği kişi ile birlikte zincirleme olarak sözleşmeden sorumludur.

Yetkisiz temsile ilişkin yukarıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 46)
A) Yalnız I
B) I ve II
C) I ve III
D) II ve III
E) Hiçbiri doğru değildir.

50.
I. Borçlu korktuğunu beyan ettiğinde
II. Tehdit suçu ile sanık mahkum olduğunda
III. Tehdidin objektif olarak korkutucu olması halinde
Türk Borçlar Kanununa göre, korkutma nedeniyle tarafın bağlı olmaması için yukarıdaki şartlardan hangisi ya da hangileri gereklidir? (m. 38)
A) Yalnız I
B) I ve II
C) I, II ve III
D) I ve III
E) Hiçbiri

51. Aşağıdaki koşullardan hangisinin varlığı halinde kişi korkutulmuş sayılır? (m. 38)
A) Bir hakkın veya kanundan doğan bir yetkinin kullanılacağı korkutmasıyla sözleşme yapıldığında, bu hakkı veya yetkiyi kullanacağını açıklayanın, diğer tarafın zor durumda kalmasından aşırı bir menfaat sağlamış olması hâlinde, korkutmanın varlığı kabul edilir.
B) Bir hakkın veya kanundan doğan bir yetkinin kullanılması sırasında dürüstlük kuralına aykırı davranılması sonucunda diğer tarafın zor durumda kalmasından aşırı bir menfaat sağlamış olması hâlinde, korkutmanın varlığı kabul edilir.
C) Taraflardan biri, diğerinin aldatması sonucu bir sözleşme yapmışsa, korkutmanın varlığı kabul edilir.
D) Sözleşmenin kurulmasına yönelik iradenin haberci veya çevirmen gibi bir aracı ya da bir araç tarafından yanlış iletilmiş olması hâlinde korkutmanın varlığı kabul edilir.
E) Taraf, kurulmasını istediği sözleşmeden başka bir sözleşme için iradesini açıklamışsa korkutmanın varlığı kabul edilir.
52. Bir kimse yetkisi olmadığı hâlde temsilci olarak bir hukuki işlem yaparsa hangi halde bu işlem temsil olunanı bağlar? ( m. 46)
A) Temsil olunanın reddi halinde
B) Temsil olunanın bilmemesi halinde
C) Temsil olunanın onaması halinde
D) Temsil olunanın ölümü halinde
E) Temsil olunanın iflası halinde

53. Yetkisiz temsilcinin kendisiyle işlem yaptığı diğer taraf, temsil olunandan, ne kadarlık bir süre içinde bu hukuki işlemi onayıp onamayacağını bildirmesini isteyebilir? ( m. 46)
A) İşlemin yapıldığı gün 24 saat içinde
B) Uygun bir süre içinde
C) Hiçbir zaman
D) Üç gün içinde
E) Her zaman

54. Temsil olunan kişinin, açık ya da örtülü hukuki işlemi onamaması halinde, işlemin geçersiz olmasından doğan zararın giderilmesi kimden istenebilir? (m. 47)
A) Alacaklı vekili
B) Yetkisiz temsilci
C) Borçlu
D) Alacaklı
E) Borçlu vekili
55. Aşağıda belirtilen hangi halde, yetkisiz temsilci, yetkisiz temsil nedeniyle sebep olduğu zararı ödemek zorunda değildir? (m. 47)
A) Kendisinin yetkisiz olduğunu karşı tarafın bildiğini ya da bilmesi gerektiğini ispat ederse
B) Zararı karşılamak istemediği takdirde
C) Yetkisiz temsilcinin sağır dilsiz olması halinde
D) Yetkisiz temsilcinin ölümü halinde
E) Yetkisiz temsilcinin iflas etmesi halinde

56. Haksız fiillerden doğan borç ilişkilerine ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 49, 50)
A) Zarar verenin kusurlu olması gerekir.
B) Kusurlu davranış nedeniyle ortada bir zarar bulunması gerekir.
C) Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa da, ahlaka aykırı fiille başkasına kasten zarar veren de bu zararı gidermekle yükümlüdür.
D) Zarar gören, zararını ve zarar verinin kusurunu ispat yükü altındadır.
E) Uğranılan zarar miktarının tam olarak ispat edilememesi halinde hakim, davayı reddetmek durumundadır.

57. Haksız fiillerde tazminat kapsamının belirlenmesine ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 51, 52)
A) Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilmesi güvence gösterilmesini gerektirmez.
B) Hakim tazminatın kapsamını belirlemede durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alır.
C) Hakim tazminatın ödenme biçimini durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.
D) Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hakim tazminatı indirebilir.
E) Hepsi

58. Aşağıdakilerden hangisi ölüm halinde ödenmesi gereken tazminatı kapsar? (m. 53)  
A) Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar
B) Cenaze giderleri
C) Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri
D) Sigorta kurumunun masrafları ile uğramış olduğu zararlar
E) Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar

59. Aşağıdakilerden hangisi bedensel zarar kapsamında değildir? (m. 54)
A) Destekten yoksun kalan kişilerin uğradıkları kayıplar
B) Tedavi giderleri
C) Kazanç kaybı
D) Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
E) Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar

60. Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlara ilişkin aşağıdaki hükümlerden hangisi yanlıştır? ( m. 55)
A) Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine hesaplanır.
B) Kısmen veya tamamen rücu edilmeyen sosyal güvenlik ödemeleri zarar veya tazminattan indirilebilir.
C) Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
D) Borçlar Kanunu hükümleri, her türlü idari işlem ve eylemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine ya da kişinin ölümüne bağlı zararlara ilişkin istem ve davalarda da uygulanır. 
E) İfa amacı taşımayan ödemeler zarar veya tazminattan indirilemez.

61. Aşağıdakilerden hangi halde yakınların da manevi tazminat alması mümkündür? (m. 56)
A) Zarar görenin hakarete uğraması
B) Zarar görenin tehdit suçundan kesin mahkeme kararı ile cezalandırılması
C) Her türlü bedensel zarara uğrama halinde
D) Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde
E) Hakimin takdir etmesi halinde her zaman

62. Aşağıdakilerden hangisi manevi tazminat şartlarından değildir? (m. 56)
A) Kusur
B)  Bedensel bütünlüğün zedelenmesi
C) Kesin ceza mahkemesi kararıyla cezalandırılmış olma
D) Hakimin takdiri
E) Manevi zarar

63. Gerçek olmayan haberlerin yayılması veya bu tür ilanların yapılması ya da dürüstlük kurallarına aykırı diğer davranışlarda bulunulması yüzünden müşterileri azalan veya onları kaybetme tehlikesiyle karşılaşan kişinin; bu davranışlara son verilmesini ve kusurun varlığı halinde zararın giderilmesini istemesi aşağıdakilerden hangisidir? (m. 57)
A) Sözleşme
B) Haksız fiil
C) Bedensel zarar
D) Haksız rekabet
E) Kişilik hakkının zedelenmesi

64. Aşağıdakilerden hangisi haksız rekabete ilişkin yanlış bir bilgidir? (m. 57)
A) Gerçek olmayan haberlerin yayılması halinde istenebilmesi mümkündür.
B) Bedensel bir zararın gerçekleşmesi ya da ölüm sonucunun gerçekleşmesi halinde istenmesi mümkündür.
C) Kusurun varlığı halinde istenmesi mümkündür.
D) Gerçek olmayan ilanların yapılması ya da dürüstlük kurallarına aykırı diğer davranışlar halinde haksız rekabet diğer şartların da bulunması halinde mümkündür.
E) Müşterilerin azalması ya da onları kaybetme tehlikesi bulunması halinde haksız rekabet hükümlerinin uygulanması mümkündür.

65. Aşağıdakilerden hangisi kişilik hakkının zedelenmesi halinde ödenecek tazminata ilişkin yanlış bir bilgidir? ( m. 58)
A) Zarar halinde tazminat ödenmesi mümkündür.
B) Tazminatın ödenmesine karar verilebilmesi için zarar verenin kusurlu olmasına gerek yoktur.
C) Hakim bu tazminatın ödenmesi yerine diğer bir giderim biçimi kararlaştırılabilir.
D) Hakim, diğer bir giderim biçimini manevi tazminata ekleyebilir.
E) Hakim saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına karar verebilir.

66. Ayırt etme gücünü geçici olarak kaybeden kişi hangi halde verdiği zararları giderme yükümünde değildir? (m. 59)
A) Ayırt etme gücünü geçici olarak kaybeden kişi istemediği zaman
B) Hakim kararıyla reddedildiği zaman
C) Kusuru olmadığını ispat ettiği takdirde
D) Zarar miktarı çok fazla olduğu zaman
E) Ayırt etme gücünü geçici olarak kaybeden kişi hiçbir şekilde tazminat yükümü altında değildir.

67.
I. Müteselsil sorumluluk
II. Sebeplerin yarışması
III. Ayırt etme gücünün geçici kaybı
IV. Kişilik hakkının zedelenmesi
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri Türk Borçlar Kanununa göre “Sebeplerin Çokluğu” başlığı altında düzenlenmiş sorumluluklardır? ( m. 60)
A) Yalnız I
B) Yalnız III
C) I ve II
D) I ve IV
E) Hepsi

68. Bir kişinin sorumluluğunun, birden çok sebebe dayanması halinde hakim, zarar gören aksini istemedikçe ya da kanunda aksi yer almadıkça hangi sorumluluk sebebini dikkate almak zorundadır? (m. 60)
A) Zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine
B) Borçlu için en az külfet oluşturana
C) En kısa sürede giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine
D) Hakim takdirine bağlı olarak herhangi birine
E) Zarar verenin talep ettiği sorumluluk sebebine göre

69. Aşağıdakilerden hangisi dış ilişkide müteselsil sorumluluğu ifade etmektedir? (m. 61)
A) Tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur.
B) Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.

C) Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur.

D) Kanunun verdiği yetkiye dayanan ve bu yetkinin sınırları içinde kalan bir fiil, zarara yol açsa bile, hukuka aykırı sayılmaz.

E) Kendisini veya başkasını açık ya da yakın bir zarar tehlikesinden korumak için diğer bir kişinin mallarına zarar verenin, bu zararı giderim yükümlülüğünü hâkim hakkaniyete göre belirler.

 

70. Müteselsil sorumlulukta iç ilişkide, tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında özellikle dikkate alınması gereken aşağıdakilerden hangisidir? (m. 61)

 

A) Borçlunun ödemek istediği miktara göre

B) Zarar görenin uğradığını iddia ettiği zarara göre

C) Olay sırasında her bir müteselsil sorumlunun bulunduğu yere göre

D) Her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğuna göre

E) Zarar görenin, müteselsil sorumlulardan her birine yönelik talebine göre

 

71. Müteselsil sorumlulukta, iç ilişkide, tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için ne yapabilir? (m. 62)

 

A) Müteselsil sorumluluk söz konusu olduğu için yapabileceği bir şey yoktur. Fazla yapmış olduğu ödemeye katlanmalıdır.

B) Zarar görenden fazla yapmış olduğu ödemeleri ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile talep edebilir.

C) Diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur.

D) Zarar görenden fazla yapmış olduğu ödemeleri olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile talep edebilir.
E) Sigorta şirketi gibi sorumluluk sözleşmesi bulunması halinde onlardan talep edebilir. Aksi halde fazla ödemelere katlanmak durumundadır.

72. Aşağıdakilerden hangisi hukuka aykırılığı ortadan kaldıran hallerden değildir? (m. 73)
A) Ayırt etme gücünü geçici olarak kaybeden kişi
B) Kanunun verdiği yetkiye dayanan ve yetki sınırları içinde kalan kişi
C) Zarar görenin rızası
D) Daha üstün nitelikli özel veya kamusal yarar
E) Zarar veren davranışının haklı savunma niteliği taşıması

73. Hukuka aykırılığı kaldıran hallerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 73)
A) Zorunluluk hallerinde fiil hukuka aykırı sayılmaz.
B) Kanunun verdiği yetkiye dayanan kişinin eyleminin, yetki sınırlarını aşmamış olması hukuka aykırılık açısından önemli değildir.
C) Daha üstün nitelikli özel yarar halinde fiil hukuka aykırı sayılmaz.
D) Kamu makamlarının müdahalesinin zamanında sağlanamayacak olması durumunda kişinin hakkını kendi gücüyle koruması halinde de fiil hukuka aykırı sayılmaz.
E) Zarar görenin rızası halinde de fiil, hukuka aykırı sayılmaz.

74. Hukuka aykırılık hallerine ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 63, 64)
A) Haklı savunmada bulunan, saldıranın şahsına veya mallarına verdiği zarardan sorumlu tutulamaz.
B) Kendisini veya başkasını açık veya yakın bir zarar tehlikesinden korumak için diğer kişinin mallarına zarar verenin, bu zararı giderim yükümlülüğünü hakim bilirkişi raporlarına göre belirler.
C) Hakkını kendi gücüyle korumak durumunda kalan kişi, durum ve koşullara göre o sırada kolluk gücünün yardımını zamanında sağlayamayacak ise ve hakkının kayba uğramasını ya da kullanılmasının önemli ölçüde zorlaşmasını önleyecek bir yol da yoksa verdiği zarardan sorumlu tutulmaz.
D) Kanunun verdiği yetki sınırları içinde kalan ve kanunun verdiği yetkiye dayanan fiil zarara yol açsa bile hukuka aykırı sayılmaz.
E) Zorunluluk hallerinde de fiil hukuka aykırı sayılmaz.

75. Aşağıdaki hangi halde hakim, ayırt etme gücü bulunmayan kişinin verdiği zarar nedeniyle kısmen ya da tamamen zararın giderilmesine karar verir? ( m. 64)
A) Borçlu talep ettiğinde
B) Alacaklı istediğinde
C) Zarara uğradığında
D) Hakkaniyet gerektirdiğinde
E) Herhangi bir şarta gerek kalmaksızın her halde

76. Adam çalıştıran, sorumluluktan kurtulabilmek için aşağıdakilerden hangisini ispatlamak zorunda değildir? ( m. 66)
A) Çalışanı seçerken gerekli özeni gösterdiğini ispat etmesi halinde
B) İşiyle ilgili talimat verirken gereken özeni gösterdiğini ispat etmesi halinde
C) Zararın doğmasını engellemek için gereken özeni gösterdiğini ispat etmesi halinde
D) Gözetim ve denetim görevini yerini getirme de ihmal de etmiş olsa zararın meydana geleceğini ispat etmesi halinde
E) Bir işletmede adam çalıştıran, işletmenin çalışma düzeninin zararın doğmasını önlemeye elverişli olduğunu ispat etmesi halinde

77.Adam çalıştıranın sorumluluğu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 66)
A) Çalışanın kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zarardan çalışan sorumludur.
B) Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken zararın doğmasını engellemek için gereken özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmaz.
C)Adam çalıştıran, işletme çalışma düzeninin, zararın doğmasını elverişli olduğunu ispat ettiği takdirde işletmenin sebep olduğu zarardan sorumlu olmaz.
D) Adam çalıştıran, ödediği tazminat için zarar veren çalışana, ancak onun bizzat sorumlu olduğu ölçüde rücu edebilir.
E) Hiçbiri

78) Hayvan bulunduran sorumluluğuna ilişkin aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 67)
A) Bir hayvanın bakım ve yönetimini ancak sürekli yüklenen kişi hayvanın verdiği zarardan sorumludur.
B) Zarara uğrayan, hayvan sahibi olmadığı takdirde hayvan sahibi sorumluluktan kurtulur.
C) Hayvan ürkütülmüş olursa, ürküten kişilere karşı herhangi bir başvuru yolu öngörülmemiştir.
D) Hayvan sahibi için herhangi bir sorumluluktan kurtulma nedeni yoktur. O, hayvanın sebep olduğu zarardan herhalde sorumludur.
E) Hepsi

79) Zarar görenin alı koyma hakkı aşağıdakilerden hangisidir? ( m. 68)
A) Binadan dolayı zarar gören, zarar verene ait her şeyi alıkoyabilir.
B) Adam çalıştıranın, çalıştırdığı kişiden dolayı zarar gören adam çalıştıranı alı koyabilir.
C) Adam çalıştıranın çalıştırdığı kişinin zararından dolayı çalıştırılan kişi alı koyulabilir.
D) Hayvan sahibine ait hayvanın bir başkasının taşınmazı üzerinde zarar vermesi halinde taşınmazın zilyedi o hayvanı yakalayabilir, zararı giderilinceye kadar alıkoyabilir.
E) Hayvan sabine ait hayvanın bir başkasının taşınmazı üzerinde zarar vermesi halinde taşınmaz zilyedinin o hayvanı etkisiz hale getirmesidir.

80) Hayvan sabinin sorumluluğuna ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 68, 69)
A) Bir hayvanın bakımını ve yönetimini sürekli veya geçici olarak üstlenen kişi, hayvanın verdiği zararı gidermekle yükümlüdür.
B) Bir kişinin hayvanı, başkasının taşınmazı üzerinde bir zarar verdiği takdirde, taşınmazın zilyedi, o hayvanı yakalayabilir.
C) Bir kişinin hayvanı, başkasının taşınmazı üzerinde bir zarar verdiği takdirde, taşınmazın zilyedi, o hayvanı durum ve şartlar haklı gösterdiği takdirde hayvanı farklı yollarla da etkisiz hale getirebilir.
D) Alı koyma hakkını kullanan taşınmaz zilyedinin, hayvan sahibine zararı giderilinceye kadar hayvan sahibine bilgi verme sorumluluğu yoktur.
E) Hayvan, bir başkası veya bir başkasına ait hayvan tarafından ürkütülmüş olursa, hayvanı bulunduranın, bu kişilere rücu hakkı saklıdır.

81. Yapı malikinin sorumluluğuna ilişkin aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ( m. 69)
A) Yapı malikinin sorumluluğu kusur sorumluluğudur.
B) Yapı maliki yapımdaki bozukluklardan doğan zararı gidermek yükümünde değildir.
C) Yapı maliki bulunduğu takdirde, intifa hakkı sahibinin hiçbir sorumluluğu yoktur.
D) Oturma hakkı sahipleri de binanın bakımındaki eksikliklerden doğan zarardan malikle birlikte müteselsilen sorumludur.
E) İntifa hakkı ve oturma hakkı sahiplerinin, herhangi bir sorumluluğu bulunmadığından, kendilerine karşı rücu imkanı da yoktur.

82- Yapı malikinin sorumluluğu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? (m. 69-70)
A)Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.
B) Bir başkasına ait bina veya diğer yapı eserlerinden zarar görme tehlikesiyle karşılaşan kişinin, zararın meydana gelmesini beklemesi ve ancak zarar gerçekleştiği takdirde giderim isteyebilmesi gerekir.
C) Bina veya diğer yapı eserlerinin malikinin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur.
D) Bina malikinin giderim yükümlülüğü bulunmaktadır.
E) Yapı eserleri sahibinden zarar tehlikesini önlemesi talep edilebilir.

83. Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin faaliyetinden zarar doğması halinde kimler sorumludur? ( m. 71)
A) Bu işletmenin faaliyetleri nedeniyle hakkında ceza davası açılan kişi ya da kişiler
B) Bu işletmenin yalnız yönetim ve denetim kurulu üyeleri
C) Sanayi Bakanlığı
D) İşletme sahibi ve işleten
E) Hakkında ceza mahkumiyeti kurulan kişi ya da kişiler

84. Tehlike sorumluluğunda sorumluluk şekli aşağıdakilerden hangisidir? ( m. 71)
A) Ceza mahkumiyeti verilenler müteselsilen
B) İşleten ve işletme sahibi müteselsilen
C) Sigorta şirketi tek başına
D) Yalnız işleten
E) Hiçbiri

85. Aşağıdakilerden hangisi önemli ölçüde tehlike arzeden işletmelerle ilgili yanlış bir bilgidir? ( m. 71)
A) Bir işletmenin mahiyeti veya faaliyette kullanılan malzeme, araçlar ya da güçler göz önünde tutulduğunda, bu işlerde uzman bir kişiden beklenen tüm özenin gösterilmesi durumunda bile sıkça veya ağır zararlar doğurmaya elverişli olduğu sonucuna varılırsa, bunun önemli ölçüde tehlike arzeden işletme olduğu kabul edilir.
B) Herhangi bir kanunda benzeri tehlikeler arzeden işletmeler için özel bir tehlike sorumluluğu öngörülmüşse önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletme olduğu kabul edilir.
C) Belli tehlike halleri için öngörülen özel sorumluluk hükümleri istisnai nitelikte kabul edilebilir.
D) Her türlü fabrika önemli ölçüde tehlike arzeden işletmedir.
E) Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin bu tür faaliyetine hukuk düzenince izin verilmiş olsa bile, zarar görenler bir işletmenin faaliyetinin sebep olduğu zararlarının uygun bedelle denkleştirilmesini isteyebilir.

86. Kusurlu ve kusursuz tazminat isteme süresine ilişkin hangisi yanlıştır? ( m. 72-73)
A) Kural olarak, tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
B) Ceza kanunlarının daha uzun bir zaman aşımı öngörmesi halinde ceza gerektiren bir fiilden tazminatın doğması halinde, ceza zamanaşımı dikkate alınır.
C) Haksız fiilden dolayı zarar gören bakımından bir borç doğduğu takdirde zarar gören haksız fiilden doğan tazminat istemi zamanaşımına uğramış olsa bile borcu yerine getirmek zorundadır.
D) Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu  kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
E) Rücu isteminde, tazminatın ödenmesi kendisinden istenilen kişi, durumu birlikte sorumlu olduğu kişilere bildirmek zorundadır. Aksi takdirde zamanaşımı, bu bildirimin dürüstlük kurallarına göre yapılabileceği tarihte işlemeye başlar.
87. Haksız fiilden doğan borç ilişkilerinde yargılamaya ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? ( m. 74-76)
a-) Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir.
b-) Ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlar
c-) Bedensel zararın kapsamı, karar verme sırasında tam olarak belirlenemiyorsa hâkim, kararın kesinleşmesinden başlayarak iki yıl içinde, tazminat hükmünü değiştirme yetkisini saklı tutabilir.
d-) Zarar gören, iddiasının haklılığını gösteren inandırıcı kanıtlar sunduğu ve ekonomik durumu da gerektirdiği takdirde hâkim, istem üzerine davalının zarar görene geçici ödeme yapmasına karar verebilir.
e-) Davalının yaptığı geçici ödemeler, hükmedilen tazminata mahsup edilir; tazminata hükmedilmezse hâkim, davacının aldığı geçici ödemeleri, yasal faizi ile birlikte geri vermesine karar verir.

88.  Genel olarak; geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanan zenginleşme veya haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşenin, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlü olması aşağıdaki sorumluluk türlerinden hangisine girmektedir? ( m. 77)
a-) Sebepsiz zenginleşme
b-) Kusur sorumluluğu
c-) Kusursuz sorumluluk
d-) Haksız fiil sorumluluğu
e-) Sözleşme sorumluluğu

89. Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu hangi şartla geri isteyebilir? (m. 78)
a-) Medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunduğunu ispatlamak suretiyle 
b-) Kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispatlamak suretiyle    
c-) Sözleşme alacaklısı olduğunu ispatlamak suretiyle
d-) Kusurlu olmadığını ispatlamak suretiyle
e-) Çalışanlarını doğru seçtiğini ispatlamak suretiyle

90.
      I. Zamanaşımına uğramış bir borcun ifası
      II. Eser sözleşmesinin yerine getirilmesi
      III. Ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmeler
                                                                    
   Yukarıdakilerden hangisi nedeniyle gerçekleşen zenginleşmeler geri istenemez? (m. 78/2)

a-) Yalnız I
b-) I ve II
c-) I ve III
d-) Hepsi
e-) Hiçbiri
91.
I. Zenginleşmeyi iyiniyetli olmaksızın elden çıkarmışsa
II. Zenginleşmeyi elden çıkarırken ileride geri vermek zorunda kalabileceğini hesaba katması gerekiyorsa
III. Zenginleşmeyi iyiniyetli olarak elden çıkarmışsa
IV. Zenginleşmeyi elden çıkarırken ileride geri vermek zorunda kalabileceğini hesaba katması gerekmiyorsa

Sebepsiz zenginleşen yukarıdaki hangi hallerde zenginleşmenin tamamını iade etmek zorundadır? (m. 79)

a-) Yalnız I
b-) II, III, IV
c-) III ve IV
d-) Hepsi
e-) I ve II

92.  
       I. Yararlı giderler
       II. Geri verme zamanında mevcut değer artışı
       III. Zorunlu giderler

Zenginleşen iyi niyetli ise yukarıda belirtilenlerden hangisini ya da hangilerini isteyebilir? (m. 80)

a-) I ve II
b-) II ve III
c-) I ve III
d-) Yalnız III
e-) Hiçbiri

93. Hukuka veya ahlaka aykırı bir sonucun gerçekleşmesi amacıyla verilen şey geri istenemez. Bunlara ilişkin açılan davada hakim, aşağıdakilerden hangisine karar verebilir? (m. 81)

a-) İmha
b-) İptal
c-) Talep edilen şeyin iadesi
d-) Bu şeyin Devlete mal edilmesi
e-) Bu şeyin paylaştırılması

94. Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak ne kadar zaman içerisinde zamanaşımına uğrar? (m. 82)

a-) Altı ay
b-) Bir yıl
c-) İki yıl
d-) Beş yıl
e-) Yedi yıl

95. Hangi halde, borçlu borcunu şahsen ifa etmekle yükümlüdür? (m. 83)

a-) Borcun bizzat borçlu tarafından ifa edilmesinde alacaklının menfaati bulunması
b-) Borçlu tarafından istenmesi
c-) Alacaklı tarafından istenmesi
d-) Borçlunun işin ehli olması
e-) Alacaklının iyiniyetli olması

96. Borcun tamamı belli ve muaccel ise 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa göre aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? (m. 84/1)

a-) Alacaklı kısmen ifayı kabul etmek zorundadır.
b-) Alacaklı kısmen ifayı reddedebilir
c-) Borçlu, kısmen ifayı mahkeme veznesine yatırabilir.
d-) Borçlu için zaman verilmesi gerekir.
e-) Borç, zamanaşımına uğramış sayılır.

97.
I. Bölünemeyen bir borcun birden çok alacaklısı varsa, alacaklılardan her biri, borcun alacaklılardan yalnız birine isteyebilir. Borçlu, edimini alacaklıların yalnız birine ifa etmek zorundadır.
II. Bölünemeyen borcun birden çok borçlusu varsa, borçlulardan her biri borcun tamamını ifa etmekle yükümlüdür.
III. Durumun gereğinden aksi anlaşılmadıkça, ifada bulunan borçlu, alacaklıya halef olur ve diğer borçlulardan payları oranında alacağını isteyebilir.

Bölünemeyen borca ilişkin yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri yanlıştır? (m. 85)

a-) Yalnız I
b-) Yalnız I ve II
c-) I ve III
d-) II ve III
e-) Hiçbiri yanlış değildir.

98. Çeşit borçlarında hukuki ilişkiden ve işin özelliğinden aksi anlaşılmadıkça, edimin seçimi aşağıdakilerden hangisine aittir? (m. 86)

a-) Bilirkişiye
b-) Mahkemeye
c-) Alacaklıya
d-) Borçluya
e-) Tarafsız üçüncü kişiye

99. Çeşit borçlarında hukuki ilişkiden ve işin özelliğinden aksi anlaşılmadıkça, edimin seçen borçlunun edimi en aşağı ne kadar olmalıdır? (m. 86)
a-) Düşük kalite
b-) En iyi kalite
c-) Orta kalite
d-) Düşük kaliteden biraz daha iyi
e-) Hiçbiri

100. Seçimlik borçlarda, hukuki ilişkiden ve işin özelliğinden aksi anlaşılmadıkça, edimlerden birinin seçimi aşağıdakilerden hangisine aittir? (m. 87)
a-) Bilirkişiye
b-) Mahkemeye
c-) Alacaklıya
d-) Borçluya
e-) Tarafsız üçüncü kişiye



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK