17 Mayıs 2020 Pazar

Sahte hesaplarla açılan çek hesabında bankanın tazminat sorumluluğu kadar, sözleşme tarafını iyi seçmeyen, aldığı çek konusunda gereken araştırmaları yapmayan tacir de müterafik kusurludur.

        HGK 26/09/2019 gün, 2017/11-411 Esas, 2019/962 Karar
        "...Davalı bankanın Konya Şubesinin  gerekli inceleme ve araştırmalar yapmadan sahte belgelerle çek hesabı açarak çek karnesi vermesi başlı başına davalı bankanın objektif özen yükümlülüğüne açıkça aykırı davrandığının göstergesidir. Zira çek hesabı dava dışı … tarafından sahte belgelerle kurulan “… Çelik Kapı” ticari işletmesi nedeniyle açılmış olup, böyle bir işletmenin gerçekten var olup olmadığı, çek hesabı açılması için gerekli şartları taşıyıp taşımadığı her türlü imkâna sahip olan davalı banka tarafından araştırılmadan çek hesabı açılmış ve çek karnesi verilmiştir. Bankalar çek hesabı açarken sadece kendilerini değil çek hamillerini de koruyacak şekilde her türlü tedbiri almak zorundadırlar. Yukarıda bahsedilen hususlar, sahteciliği önlemek için en basit tedbirlere dahi başvurmayan ve basiretli bir tacir gibi davranmayan davalı bankanın objektif özen görevine açıkça aykırı davrandığını kanıtlayan hususlar olarak görülmelidir.

Somut olayda davalı banka, davacının bankayı dolandırmak amacıyla sahte belgelerle çek hesabı açan … ile el ve iş birliği yaptıklarını ne iddia etmiş, ne de bu konuda bir delil ibraz edebilmiştir. Bu nedenle objektif özen yükümlülüğüne açıkça aykırı davranan davalı bankanın üçüncü kişi konumundaki davacının oluşan zararından sorumlu olduğunun kabulü gerekmektedir.
Bununla birlikte basiretli bir tacir gibi davranması gereken davacının akidi aleyhine yaptığı icra takibinde akidin adresinin boş olması ve akidine hiçbir şekilde ulaşamaması nedeniyle davacının akidinden tahsilat yapamadığı göz önüne alındığında yukarıda bahsedildiği üzere zararın meydana gelmesinde akidini iyi seçmeyen ve ticari ilişkiye girdiği kişiler ile alacağı çeki yeterince araştırmayan davacının da bu suretle müterafik (ortak) kusurunun bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Zira davacı şirketin gerekli araştırmaları yapmadan çeki kabul etmesi kendi zararının doğmasına veya artmasına ortak sebep olarak katkıda bulunmuştur. Bu durumda davacı şirketin müterafik (ortak) kusurunun bulunduğu kabul edilip müterafik (ortak) kusur oranı belirlendikten sonra kendi uğramış olduğu zararın tazmininde bu kusur oranında indirim yapılması gerekmektedir. Bu itibarla yerel mahkemenin davacının müterafik (ortak) kusurunun bulunmadığı ancak taleple bağlı kalınarak oluşan zararın yarısına karar verilmesi gerektiği şeklindeki gerekçesi doğru bulunmamıştır..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

aklımda-

 sın

TIBBİ ETİK