Mahkememizce usulsüz tebliğ şikayeti, borçlunun ikamette oturmadığı/taşındığı hususunun hangi komşusundan sorulduğu tebligatta gösterilmediğinden kabul edilmiş ve dosya davalı vekilince istinafa götürülmüştür.
BAM ilgili dairesince, borçlunun bu adreste fiilen oturup oturmadığının tespit edilmediği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir. (2022/236)
Ancak
İcra mahkemeleri, İİK'nun 18.
maddesi delaletiyle 6100 Sayılı HMK'nun 316-322. maddeleri arasında düzenlenen
basit yargılama usulüne göre yargılama yapar. İcra mahkemelerinin kuruluş
amacı, icra dairelerince yürütülen cebri icra faaliyetinin, hukuka ve kanuna
uygunluğunu, icra ve iflas hukuku çerçevesinde denetlemektir. İcra dairelerinin
işlemleriyle ilgili olarak yapılan şikâyet ve itirazlara ilişkin
uyuşmazlıkları, sınırlı ve biçimsel olarak incelemek ve en seri şekilde karara bağlamak icra mahkemelerinin
görevidir. Bu nedenle icra mahkemelerinin yargılama yetkileri, genel
mahkemelere göre sınırlıdır. Ekseriyetle, sadece yazılı belge üzerinden
inceleme yaparak uyuşmazlığı çözüme kavuşturmak zorundadırlar.(12.HD.
08/12/2015 gün, 2015/29261 Esas, 2015/30819 Karar).
Any. m. 141/4: “Davaların en az giderle ve mümkün
olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir”
Tebligat Kanununa uygun bir tebligattan söz edilebilmesi için fiilen usulüne uygun bir tebligat yapılması gerekir.
Bu nedenle fiilen oturup oturmadığı araştırması, hem Tebligat Kanunu'na, hem 12.HD'nin yerleşik içtihatlarına hem de icra mahkemesi yargılama usulüne aykırıdır.
Belirtilen nedenlerle, BAM bozmaları öngörülemez boyuta varmaktadır. Bozma ve iadelere karşı acilen itiraz yolu açılmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder