30 Aralık 2023 Cumartesi

Usulsüz tebligat nedeniyle uzlaştırma işlemlerinin tamamlanmadığı değerlendirmesi ve iddianamenin iadesi

 

Uzlaştırma tebligatı bilinen adrese yapılmalıdır:

            *CMK m. 253’te belirtilen suçlarda uzlaştırma muhakeme şartıdır. Muhakeme şartı olan suçlarda sanık hakkında yargılama yapılabilmesi için uzlaştırma işlemi yapılması ancak bu uzlaştırma işleminde sanık ya da mağdura çıkartılan tebligatın usulüne uygun olması gerekir. Yargıtay 11.CD’nin uzlaştırma işleminde yapılan tebligatın usulsüzlüğünü bozma nedeni yaparak esastan inceleme aşamasına geçmediği gözlenmektedir. Uzlaştırma işleminde de sanığın doğrudan mernis adresine tebligat çıkartılması usulsüz olup, öncelikle bilinen adrese tebligat çıkartılmalıdır.[1]Üstelik sanığın cezaevinde bulunması halinde uzlaştırma işlemleri için vasiye tebligat çıkartılması gerektiği değerlendirmesiyle ceza soruşturmalarının, belirsiz zaman süresince kesinleşmesinin mümkün olmadığı ve dosyada zamanaşımı süresinin gerçekleştiği yönünde 11.CD kararları bulunmaktadır.[2] Bu durumda, uzlaştırmaya tabi suçlarda ilk derece mahkemesince uzlaştırmacı tarafından çıkartılan uzlaştırma teklif formu tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının incelenmesi şarttır. Söz konusu usulsüzlük belirlendiğinde CMK m. 174 gereğince iddianamenin iadesi yoluna gidilmelidir. Çünkü CMK m. 174/3 fıkrası gereğince uzlaştırma hükümlerinin yerine getirilmemesi iddianamenin iadesi nedenidir.[3]



[1] “OLAY VE OLGULAR

1. Mahkemenin kabul ve uygulamasına göre dava konusu olay; suç tarihinde sanığın İstinye Park alışveriş merkezi içinde bulunan mağdur  Seda'nın müdürü olduğu Couget  ve mağdur Asuman'ın müdürü olduğu Accessorize mağazalarına girerek düşük miktarlı ürün satın almak üzere kasaya gittiğinde mağdurlara ücret vermediği halde, vermiş gibi para üstü ve iade istemek suretiyle yoğunluk içerisindeki mağdurlardan hileyle 200,00 TL ve 80,00 TL menfaat temin ettiğine ilişkindir.

2. Mahkemenin kabulüne esas teşkil eden, mağaza güvenlik kayıtları, mağdur beyanları, sanık savunmaları ve ilgili bilgi ve belgelerin dosya arasında bulunduğu anlaşılmıştır.

3. Sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesi ile değişik  5271 sayılı Kanun'un 253 ve 254 üncü maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle dosyanın uzlaştırma bürosuna tevdi edildiği, uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin uzlaştırma raporu düzenlendiği anlaşılmıştır.

4. Mahkemece, sanık hakkında, sübutu kabul edilen hileli davranışlarda bulunarak mağdurlardan menfaat temin etmek şeklindeki eylemleri nedeniyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına ilişkin temyize konu mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.

IV. GEREKÇE

Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu (7201 sayılı Kanun) hükümleri uyarınca kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebligat çıkartılması, tebligat yapılmadan iade edilmesi durumunda muhatabın MERNİS adresinin tespit edilerek MERNİS şerhi ile 7201 sayılı Kanun'un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre tebliğ edilmesi gerektiğinin anlaşılması karşısında; bozma kararı sonrasında, yargılama konusu suçun 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kapsamına alınmış olması sebebiyle dosyanın uzlaşma işlemleri için uzlaştırma bürosuna gönderildiği, uzlaştırma raporu ve eklerinin incelenmesinde, mağdur ...n'ın şartsız olarak uzlaşmayı kabul ettiğini bildirdiği,  uzlaştırma teklif formunun mağdur …'e bilinen son adreslerine doğrudan MERNİS şerhi ile 7201 sayılı Kanun'un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre gönderildiği, sanık için ise tutuklu olarak bulunduğu Silivri 5 Nolu L tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna uzlaştırma teklif formunun gönderildiği ancak sanığın tahliye edilmesi nedeniyle, mağdurun ise bilinen son  adresinde bulunamaması nedeniyle uzlaştırma sağlanamadığı belirtilmiş ise de; uzlaşma teklifinin yukarıda açıklandığı üzere uzlaştırma bürosu aracılığıyla ilk olarak bilinen son adrese çıkarılması, bu adrese tebliğ edilememesi halinde 7201 sayılı Kanun hükümlerine göre  MERNİS  adresine yapılması gerekirken uzlaşma tekliflerinin usulüne uygun yapılmadığı anlaşılmakla, usulüne aykırı olarak düzenlenen uzlaştırma raporu esas alınarak yargılamaya devamla mahkumiyet hükümleri kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.” 11.CD. 24/10/2023 gün, 2022/2297 Esas, 2023/7442 Karar; “02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır." şeklindeki,

Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12. maddesinde yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez."  şeklindeki,

Aynı Yönetmeliğin 29/7. maddesinde yer alan, "Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez." şeklindeki,

Anılan Yönetmeliğin 29/6. maddesinde yer alan, "uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır." şeklindeki,

Bahsi geçen Yönetmeliğin 29/5. maddesinde yer alan, "Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir." şeklindeki,

7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/1. maddesinde yer alan, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır."  şeklindeki,

Aynı Kanun'un 21/1-2. maddesinde yer alan, "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde;

Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın mernis adresinin tespitini yaparak, mernis adresi ile bilinen en son adresin aynı olduğunun anlaşılması halinde 7201 sayılı Kanun'un 21/2. maddesi gereğince işlem yapılması, mernis adresinin farklı bir adres olduğunun anlaşılması durumunda ise mernis adresine aynı Kanun'un 10/1. maddesi gereğince tebligat yapılması gerektiği,

Somut olayda, uzlaştırmacı tarafından "Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla çıkarılan davet mektubunun iade gelmesi sebebiyle uzlaşma sağlanamamıştır" şeklinde rapor düzenlenmiş ise de; uzlaştırmacının bürodan sanığın bilinen son adresine tebligat yapılmasını talep ettiği, Uzlaştırma bürosu tarafından sanığın bilinen son adresi olan "Şirinevler Mah. Koca Sinan Cad. No:34/7 Bahçelievler/İstanbul" adresine gönderide bulunulduğu, anılan gönderinin iade gelmesi üzerine yukarıda anlatıldığı şekliyle mernis adresi bulunup bulunmadığı sorularak mernis şerhi düşülerek 7201 sayılı Kanun'un 21/2. maddesi gereğince tebliğ yapılması gerekirken, sanığa yapılan tebliğin iade gelmesi üzerine dönüş yapılmadığından bahisle uzlaşma sağlanamadığı şeklinde rapor düzenlendiği, uzlaşma sağlanamadığı şeklinde düzenlenen raporun usulünce tanzim edilmediği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında; "Soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması ve kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunması hâlinde, dosya uzlaştırma bürosuna gönderilir. Büro tarafından  görevlendirilen uzlaştırmacı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanunî temsilcilerine yapılır. Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe  yoluyla da yapabilir. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar gören, kendisine uzlaşma teklifinde  bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde, teklifi reddetmiş sayılır.", aynı Kanun'un 254 üncü maddesinin birinci fıkrasında ise; "Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir. ..."

Hükümleri yer almaktadır.

2. Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 29 uncu maddesinin altıncı fıkrasında,  "Uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır. Bu işlem uzlaştırmacının, büroya başvurarak teklif formunu vermesi üzerine gerçekleştirilir.

" denilmektedir.

3. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun (7201 sayılı Kanun) 10 uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkraları; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. (Ek fıkra: 11/1/2011-6099/3 md.) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." ve aynı Kanun'un 21 inci maddesinin ikinci fıkrası da; (Ek fıkra: 11/1/2011-6099/5 md.) Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."

Şeklinde düzenlenmiştir.

4. Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği ve 7201 sayılı Kanun hükümleri uyarınca, kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaşma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaşma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi, böyle bir taleple karşılaşan büronun da öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebligat çıkartması, tebligatın iade edilmesi durumunda da muhatabın MERNİS adresinin tespit edilerek MERNİS şerhi ile 7201 sayılı Kanun'un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre tebliğ edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

5. Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyası değerlendirildiğinde; sanık Şadi Kaya'nın bilinen en son adresinin sorgusunda bildirdiği Yenice Mah. 46. Sk. Toptepe Evleri 20/6 Urla/İzmir olmasına rağmen davet mektubunun doğrudan MERNİS adresi olan Şirinevler Mah. Kocasinan Cad. No:34/7 Bahçelievler/İstanbul adresine gönderildiği ve bu adreste de tebliğ işlemi gerçekleşmediğinden, sanığa ulaşılamadığından bahisle uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin raporun usulünce tanzim edilmediği anlaşılmakla; kanun yararına bozma talebi bu nedenle yerinde görülmüştür.”11.CD. 23/10/2023 gün, 2023/3917 Esas, 2023/7414 Karar, Aynı yönde 11.CD. 19/10/2023 gün, 2021/27964 Esas, 2023/7375 Karar,

[2] “Yargıtay 11. Ceza Dairesinin, 05.10.2022 tarihli ve 2022/257 Esas, 2022/15623 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kurulan hükmün "Somut olayda, başka bir suçtan hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan sanık için vasi atama kararı bulunup bulunmadığı araştırılıp, bulunması halinde vasi aracılığıyla uzlaştırma işlemlerinin yürütülmesi gerektiği gözetilmeden uzlaştırma görüşmelerinin doğrudan cezaevinde bulunan sanık ile yapılıp uzlaştırma teklif formunun geri gönderilmemesi ve katılanın bilinen son adresi olan 12.07.2018 tarihli duruşmada bildirdiği adresten başka bir adrese tebligat çıkartılıp ulaşılamaması gerekçeleriyle uzlaşma sağlanamadığı şeklinde düzenlenen uzlaşma raporu esas alınarak yargılamaya devamla mahkumiyet hükmü kurulması," gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

5. Bozma üzerine yapılan yargılamada, sanık hakkında dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un (5237 sayılı Kanun) 157 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 4.000,00 TL adli para cezası cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz istemi eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, atılı suçu işlemediğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

Mahkemece dosyanın ikinci bozma kararı akabinde uzlaştırma bürosuna gönderilmesinden sonra ilk uzaklaştırma teklifinin yapıldığı 15.12.2022 tarihinden uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin raporun uzlaştırma bürosuna verildiği 07.02.2023 tarihine kadar 5271 sayılı Kanun'un 253 üncü maddesinin yirmi birinci fıkrası ve Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 34 üncü maddesi uyarınca zamanaşımı süresinin durduğu ve suç tarihinin de 12.07.2011 olduğu belirlenerek yapılan incelemede;

Sanığın yargılama konusu dolandırıcılık suçu için, 5237 sayılı Kanun'un 157 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun'un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, suç tarihi olan 12.07.2011 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.” 11.CD. 19/10/2023 gün, 2023/2315 Esas, 2023/7366 Karar,

[3] “Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği ve 7201 sayılı Kanun hükümleri uyarınca, kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaşma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaşma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebligat çıkartması, tebligatın iade edilmesi durumunda da muhatabın MERNİS adresinin tespit edilerek MERNİS şerhi ile 7201 sayılı Kanun'un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre tebliğ edilmesi, MERNİS adresinin bulunmaması halinde ise kendisine daha önce kanuni usullere göre tebligat yapılmış olması şartı ile aynı adrese anılan Kanun'un 35 inci maddesine göre tebliğ işlemi yapılması gerektiği anlaşılmıştır.

 Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyası değerlendirildiğinde; uzlaştırma işlemleri için katılana gönderilen uzlaştırma teklif formunun gönderildiği adresin katılanın bilinen son adresi olmadığı gibi tebliğ mazbatasında tebliğ tarihinin "1/3/..." olarak yazıldığı, 02.03.2018 tarihinde ise uzlaşmanın sağlanamadığına dair raporun düzenlendiğinin anlaşılması karşısında; uzlaşma teklifinin ve prosedürünün usulüne uygun şekilde yapılmadığı, bu nedenle uzlaştırmacıda geçen sürelerin 5271 sayılı Kanun'un 253 üncü maddesinin yirmi birinci fıkrası uyarınca dava zamanaşımı durdurmayacağı kabul edilmiştir.

2. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun'un 157 nci maddesi uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, suç tarihinden, temyiz incelemesi tarihine kadar, 12 yıllık olağanüstü  zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.”, 11.CD. 05/10/2023 gün, 2022/3173 Esas, 2023/6857 Karar,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

aklımda-

 sın

TIBBİ ETİK