10 Mart 2024 Pazar

İCRA MAHKEMELERİNDE NİSBİ VEKALET

 

İcra mahkemelerinde nisbi vekalet ücretine hükmedilemez.[1]



[1] “Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun yetki itirazının takibin iptaline yönelik sair şikayet ve itirazlarından önce değerlendirilmesinin zorunlu olup yetki itirazının kabulüne karar veren icra mahkemesinin bu kararında alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedemeyeceği, icra mahkemesinin esasa ilişkin  bir karar vermediği, borca ve imzaya  itirazın yetkili icra müdürlüğünde ödeme emri tebliğinden sonra ileri sürülmesi halinde yetkili icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde değerlendirilebileceği, imzaya ve borca itirazın değerlendirilmesi sonucunda kanunda belirtilen koşulları taşıyorsa davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebileceği, icra mahkemesinde takip edilen dava ve duruşmasız işlerde maktu vekalet ücretine hükmedileceği öngörülmüş olup mahkemece takdir edilen vekalet ücreti nisbi vekalet ücreti olamayacağı gerekçeleriyle davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

İstinaf dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz   istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile  370 ve 371 inci maddeleri, ...

2., 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu md. 776/1-f., md.777/son.,

3., 2004 sayılı İİK md.169/a, 169/a-son., md.170, md.170/3.,

4., Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 'nin 11. maddesinin 3. fıkrası,

3. Değerlendirme

 Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK'nin 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oy birliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı  Kanun'un  371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile  kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı borçlu vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.”12.HD. 13/02/2023 gün, 2022/8308 Esas, 2023/817 Karar,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK