13 Haziran 2017 Salı

UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ SUÇLARINDA İLETİŞİM TESPİTİ

**** İletişim tespiti kararlarının aslı ya da onaylı örneklerinin getirtilmesi,
**** Sanığın telefon hattının kendisine ait olmadığı iddiası üzerine abonelik sözleşmesinin incelenmesi, HTS kayıtlarının incelenmesi ile görüşme yaptığı kişilerin tanık olarak dinlenmesi gerekir.
**** Görüşme kayıtlarının kendisine ait olmadığını iddia eden sanık hakkında ses kayıtlarının uzman kurumca karşılaştırma yapılmak suretiyle çözümlenmesi gerekir.
20. CD. 17/4/2015 gün, 2015/681 Esas 2015/165 Karar
"...1-Karara esas alınan iletişimin tespiti tutanaklarında geçen Ankara 11.Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/211 esas 2006/69 karar sayılı dosyasından hükümlü Çetin Örnek'e ilişkin olduğu belirtilen "Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Üyeliği'nin 25.11.2004 tarih ve 2004/2219 sayılı D. İş sayılı iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınmasına ilişkin kararının "aslı veya onaylı örneklerinin" dosya içerisine getirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık Atilla'nın Çetin ile yaptığı telefon görüşmelerinin kendisine ait olmadığını belirtmesi nedeniyle, sanık Atilla'nın ses örnekleri alınarak, telefon görüşmelerini içerir kayıtlardaki seslerin sanık Atilla'ya ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine veya uzman bir kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınmadan karar verilmesi,
3-Suç tarihinde (dinleme tarihinde) sanık Atilla'nın kullandığı belirtilen 05364769292 numaralı telefon hattının abonelik kaydının kimin adına kayıtlı olduğu araştırılarak abonelik kaydının aslının ya da onaylı örneğinin getirilmesi, abone sanık dışında başka bir kişi yada kişiler ise bu kişi veya kişilerin tanık olarak dinlenilmesi ve sanığa bu hatları kullanıp kullanmadığı hususunun sorulmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı,…”
**** Gerekçe yetersizliği her dairede olduğu gibi uyuşturucu madde ticareti ile ilgili daire kararlarında da bozma gerekçesi yapılmaktadır:
20. CD. 29/4/2015 gün, 2015/1346 Esas 2015/337 Karar
“…Anayasa'nın 141. maddesinin 3. fıkrası ile 5271 sayılı CMK’nın 34 ve 230. maddeleri gereğince, hükmün gerekçe bölümünde sanıkların lehindeki ve aleyhindeki delillerin belirtilmesi, hükme esas alınan ve reddedilenlerin gösterilmesi, bu kapsamda, hangi sanığın hangi tarihte kiminle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve bu konuşmaların gerçekleşen somut olay ve olgularla bağlantısının gösterilmesi, her sanığın hangi fiiliyle ticaret suçuna iştirak ettiğinin tartışılarak dayanaklarının açıklanması, ulaşılan kanıya göre sabit kabul edilen fiilleri açıklanarak nitelendirilmesi gerektiği gözetilmeden; telefon görüşmelerine ilişkin kayıtların numaralarının sıralanmasıyla yetinilerek, soyut ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması, Kanuna aykırı,…”
**** Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasında sanık hakkında yürütülen diğer soruşturmaların araştırılması gerekir.
**** Ele geçirilen uyuşturucu miktarı temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşma nedeni olmalıdır. 64827 gram esrar maddesinde ceza miktarı üst sınıra yaklaşılarak belirlenmelidir.
**** Adli para cezasının miktarı açıkça gösterilmelidir.
**** Müsadere kanun maddesinin açıkça gösterilmesi gerekir.
**** Suça konu maddenin çekicide ele geçirilmiş olması nedeniyle, bağımsız tescile tabi, suçun işlenmesine tahsis edilmeyen araç dorsesi müsadere edilemez.
10. CD. 20/3/2015 gün, 2015/402 Esas 2015/29808 Karar
Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasında sanık hakkında yürütülen diğer soruşturmaların araştırılması gerekir.
"...1- Sanık hakkında "sanığın yakalandığında uyuşturucu maddeyi naklinde görev alan ve hakkında soruşturma yürütülen ayrıca İran Mahkemesi'ndeki beyanlarıyla da suça karıştığı anlaşılan diğer şerik Javad Heıdarı Azar'ın ismini verdiği" gerekçesiyle TCK'nın 192. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmü uygulanmış ise de; adı geçen şüpheli Javad Heıdarı Azar hakkında Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmanın sonucu araştırılıp dava açıldığı takdirde davaların birleştirilmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi ile sonucuna göre sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması yerine, anılan şüphelinin ismini verdiği ve İran'da başka bir suçtan dolayı yürütülen soruşturma nedeniyle alındığı anlaşılan beyanına itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Ele geçirilen suç konusu net 64827 gram eroinin miktarına bağlı olarak önemi ve değerine göre TCK'nın 61. maddesindeki ölçütler ile 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince temel cezaların üst sınıra yakın veya üst sınırdan belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Gün olarak tayin edilen adli para cezası, paraya çevrilerek sonuç adli para cezası belirlenirken, 5271 sayılı CMK'nın 232. maddesinin 6. fıkrasına aykırı olarak uygulanan Kanun maddesi ile gün karşılığı belirlenen adli para cezasının miktarının belirlenmemesi
4- Adli Emanetin 2014/738 sırasında kayıtlı bulunan suç konusu uyuşturucu maddenin müsaderesine karar verilirken, 5271 sayılı CMK'nın 232. maddesinin 6. fıkrasına aykırı olarak, uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi,

5- Suç konusu eroinin, 81 B 34510 plakalı çekicinin içinde bulunan yatak bölümünün arkasında poşetler içinde ele geçirildiği, çekiciye bağlı 81 B 34610 plakalı dorsede yapılan aramada ise; herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı anlaşıldığından bağımsız tescile tabi ve suçun işlenmesine tahsis edilmeyen 81 B 34610 plakalı dorsenin iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi, Yasaya aykırı, ..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK