*1-UYAP ortamında yapılan sorgulamada, halen derdest
bulunan Bartın 2.Asliye Ceza
Mahkemesi'nin 2015/1307 esas sayılı dosyasında suç tarihi 19/10/2015,
iddianame tarihi 02/12/2015 olan, yine sanık hakkında istinaf incelemesi için
dairemize gelen ve 2017/1212 esas numarasında kayıtlı Bartın 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/1364 esas ve
2016/1064 karar sayılı dosyasında suç tarihinin 26/11/2015, iddianame tarihi
16/12/2015 tarihi olan dava dosyalarında yoklama kaçağı suçundan 1632 sayılı
Kanunun 63/son maddesine muhalefet eylemi nedeniyle sanık hakkında mahkumiyet
kararı verilmiş olduğu, sanık hakkındaki dava dosyalarının aynı nitelikteki
suça ilişkin olması ve suç tarihleri ve iddianame tanzim tarihleri gözetilerek,
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08/04/2014 tarih ve 2013/7-591 esas, 2014/171
karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi suçun işleniş biçimi,
suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme zamanı,
fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi
konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm
özelliklerin birlikte değerlendirilmesiyle eylemin TCK.nun 43. maddesi
kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi için anılan dava dosyalarının
incelenip gerekirse dava dosyaları birleştirilerek delillerin birlikte
değerlendirilmesi suretiyle suçun sübutu ve TCK.nun 43. maddesinin uygulanması
koşullarının bulunması halinde kesinleşmiş dosyada cezanın mahsup edilmesi
gerekeceğinin de dikkate alınması ve karar gerekçesinde cezaya etki eden
kuralların gösterilmesi zorunluluğu,
2-01/01/1991 doğumlu olan sanık hakkında yoklama kaçağı
olup, 3 ay içinde yakalanmak eylemi nedeniyle, 1632 S.K. 63. Maddesine aykırı davranmak suçundan kamu davası açılan olayda ,1111 Sayılı Kanuna eklenen geçici 52
maddesine göre sanığın doğum tarihi itibariyle bedelli askerlik başvuru
koşullarını taşımadığı ve bedelli askerlik ile ilgili başvurusunun bulunmadığı
bu nedenle sanık hakkında 1111 Sayılı Kanunun geçici 52 maddesinin uygulanma
koşularının sanık bakımından ne şekilde oluştuğu da karar gerekçesine
yansıtılması gerektiğinin gözetilmeyerek, CMK 230 maddesine aykırı davranılması,
Ankara BAM 9.CD. 4/4/2017 gün, 2017/1212
Esas, 2017/1092 Karar,
* Bakaya kalmak suçunun temadi eden suçlardan olduğu,
temadinin sanığın kendiliğinden askerlik şubesine başvurması veya yakalanması
ile sona erdiği, sanığın 15/02/2015 tarihinde yakalanmış olması nedeniyle karar
başlığında suç tarihinin temadinin sona
erdiği tarih olan 15/02/2015 yerine 07/07/2014 olarak gösterilmiş olmasının,
mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür. Ankara BAM 9.CD. 4/4/2017 gün, 2017/1188 Esas, 2017/1067 Karar,
*Yapılan
yargılama ve toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesi
sonucunda; sanık Mesut A.'un yoklama
kaçağı durumuna düşmesi nedeniyle Yunusemre Kaymakamlığınca sanık hakkında idari para cezasının tanzim edildiği ve
sanığın idari para cezasını ödememesi nedeniyle para cezasının kesinleştiği,
sanık Mesut A.'un, hakkında verilen idari
para cezasının kesinleşmesinden sonra geçerli bir özrü olmaksızın yoklamasını yasada belirtilen
sürede yaptırmaması ve mazereti olduğuna
dair herhangi bir belgeyi de ibraz etmemesi nedeniyle yoklama kaçağı durumuna
düştüğü, sanığın yoklama kaçağı kaldığı sürenin 1 ay 23 gün olduğu, sanığın üzerine atılı
yoklama kaçağı suçunun, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 12. maddesi ile değişik
TCK'nun 75. maddesine göre ön ödeme kapsamına alınması nedeniyle sanığa önödeme
önerisinde bulunulduğu fakat
sanığın önödeme önerisine uymadığı, sanığın eyleminin bu şekliyle 1632 sayılı Yasanın 63/1.
maddesinde yer alan "dört ay içinde
yakalananlar" cümlesine
uyduğu ve bu kapsamda kaldığı, sonuç olarak sanığın atılı yoklama kaçağı
suçunu işlediği ve mahkemece sanık
hakkında verilen mahkumiyet kararının yerinde olduğu kanaatine varılarak CMK'nun 280/1-a. maddesi gereğince sanığın
istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm
kurulmuştur. İzmir BAM 11.CD. 28/3/2017
gün, 2016/174 Esas, 2017/524 Karar,
*Sanığa idari
para cezasının 25/11/2013 tarihinde tebliğ edildiği, bu kararın 15 gün
sonra itiraz edilmeksizin 11/12/2013
tarihinde kesinleştiği, bu tarihten sonraki ilk yoklamanın Şubat 2014 tarihi
olduğu, sanığın yoklama yaptırmadığı nedenle arandığı ve 08/03/2016 tarihinde yakalanıp askerlik
şubesine teslim edildiği, böylece yoklama tarihinden itibaren ''1 yıldan sonra
yakalananlar'' grubuna girdiği, dolayısıyla suçun 1632 sayılı Askeri Ceza
Kanunun 63/1-d-son cümlesine girdiği, suçun 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasını
içerdiği, cezanın alt sınırının 6 ay olduğu, mahkemece her ne kadar suç madde
ve cümlesi yanlış vasıflandırılmış ve sonuçta eksik ceza verilmiş ise de,
aleyhe istinaf olmadığı nedenle bu husus eleştiri konusu yapılmıştır. Antalya BAM 10.CD. 21/3/2017 gün, 2017/806
Esas, 2017/713 Karar,
*Yoklama kaçağı suçunun yükümlüye 1111 sayılı Askerlik
Kanununun 89. maddesi uyarınca verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra
kabul edilecek bir özrü olmadan birlikte yoklamaya tabi oldukları doğumluların
yurt genelinde normal sevk yılı içindeki son kafile gönderilme tarihinden sonra
oluşması, yükümlünün kendiliğinden geldiği veya yakalandığı tarihinde suç
tarihi olması ve Iğdır Askerlik Şubesi Başkanlığı tarafından düzenlenen suç
dosyasından sanığın birlikte yoklamaya tabi olduğu doğumluların son kafilesinin
gönderilme tarihi ile sanığın askerlik şubesine 18/02/2015 tarihinde
kendiliğinden gelip gelmediğinin anlaşılamaması karşısında, bu hususların
araştırılıp sonucuna göre sanık hakkında bir hüküm kurulması gerektiğinin
düşünülmemesi, Erzurum BAM 16/3/2017
gün, 2017/234 Esas, 2017/290 Karar,
*1632 sayılı Askeri Ceza Kanununun 63/1-A maddesinde
tanımlanan yoklama kaçağı ve bakaya suçları temadi eden suçlardan olup, sanığın
kendiliğinden askerlik şubesine başvurması veya yakalanması halinde temadinin
sona ereceği ve suçun tamamlanacağı, dosya kapsamında sanığın sevke tabi olduğu
ilk celp döneminde yoklama kaçağı kalması nedeniyle hakkında idari para cezası
uygulandıktan sonra askere sevk işlemlerini yaptırmak üzere şubesine
başvurduğuna veya bu amaçla yakalandığına ilişkin herhangi bir bilginin
bulunmadığı, mahkeme tarafından da bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadığı
anlaşılmakla; öncelikle sanık hakkında verilen idari para cezasının
kesinleştiği tarihten sonra askere sevk işlemlerini yaptırmak üzere sanığın
şubesine başvurup başvurmadığı veya bu amaçla yakalanıp yakalanmadığı hususunun
araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi
gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile beraat kararı verilmesi, Hukuka
aykırı, Gaziantep BAM 14/3/2017 gün,
2017/396 Esas, 2017/377 Karar,
*UYAP ortamında yapılan sorgulamada, halen derdest
bulunan Konya 11. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2016/172 esas sayılı dosyasında suç
tarihi 13/07/2015, iddianame tarihi 19/02/2016 olan, yine sanık hakkında
istinaf incelemesi için dairemize gelen ve 2017/627 esas numarasında kayıtlı
Konya 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nin
2016/330 esas ve 2016/952 karar sayılı dosyasında suç tarihinin 08/12/2015,
iddianame tarihi 22/04/2016 tarihi olan dava dosyalarında yoklama kaçağı
suçundan 1632 sayılı Kanunun 63/son maddesine muhalefet eylemi nedeniyle sanık
hakkında mahkumiyet kararı verilmiş olduğu, sanık hakkındaki dava dosyalarının
aynı nitelikteki suça ilişkin olması ve suç tarihleri ve iddianame tanzim
tarihleri gözetilerek, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08/04/2014 tarih ve
2013/7-591 esas, 2014/171 karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi
suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri
yer ve işlenme zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar,
hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış
dünyaya yansıyan diğer tüm özelliklerin birlikte değerlendirilmesiyle eylemin
TCK.nun 43. maddesi kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi için anılan dava
dosyalarının incelenip gerekirse dava dosyaları birleştirilerek delillerin
birlikte değerlendirilmesi suretiyle suçun sübutu ve TCK.nun 43. maddesinin
uygulanması koşullarının bulunması halinde kesinleşmiş dosyada cezanın mahsup
edilmesi gerekeceğinin de dikkate alınması ve karar gerekçesinde cezaya etki
eden kuralların gösterilmesi zorunluluğu, Ankara
BAM 9.CD. 7/3/2017 gün, 2017/627 Esas, 2017/690 Karar,
*UYAP ortamında yapılan sorgulamada, halen Yargıtay'da
bulunan Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/581 esas sayılı dosyasında
suç tarihi 06/2015 olan, dava dosyasında yoklama kaçağı suçundan 1632 sayılı
Kanunu'nun 63/1-c maddesi uyarınca sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş
olduğu, sanık hakkındaki dava dosyalarının aynı nitelikteki suça ilişkin olması
ve suç tarihleri arasındaki yakınlık gözetilerek, Yargıtay Ceza Genel
Kurulu'nun 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas, 2014/171 karar sayılı kararında
ayrıntıları belirtildiği gibi suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki
özellikler, fiilerin işlendikleri yer ve işlenme zamanı, fiiller arasında geçen
süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği,
olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özelliklerin
birlikte değerlendirilmesiyle eylemin TCK.nun 43. maddesi kapsamında kalıp
kalmadığının belirlenmesi için anılan dava dosyalarının incelenip gerekirse
dava dosyaları birleştirilerek delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle
suçun sübutu ve TCK.nun 43. maddesinin uygulanması koşullarının bulunması
halinde kesinleşmiş dosyada cezanın mahsup edilmesi gerekeceğinin de dikkate
alınması ve karar gerekçesinde cezaya etki eden kuralların gösterilmesi
zorunluluğu, Ankara BAM 21/2/2017 gün,
2017/625 Esas, 2017/552 Karar,
* 1632 Askerlik Kanununun 63/1.maddesi gereğince sanığa
atılı suçun oluşabilmesi için daha önceden 1111 sayılı Kanun'un 89. maddesi
uyarınca hakkında verilen idari para cezasının kesinleşmesinin gerekmesi ayrıca
sanığın aşamalardaki savunmasında Bafra Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu'nun
kesmiş olduğu idari para cezasına ilişkin tebligatın kendisine yapılmadığını,
mahalle azası olan amcasının oğluna yapıldığını bu kişinin de kendisine
herhangi bir tebligat ulaştırmadığını belirtmiş olması ve dosya içerisindeki
tebligat örneğine göre de söz konusu tebligatın B. G. isimli kişiye
yapıldığının anlaşılması karşısında, Bafra Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu'ndan
bahse konu idari yaptırım kararına ilişkin dosya aslı yada onaylı suretinin
getirttirilip bahsi geçen İlçe İdare
Kurulu kararı tebliğ edilen ve sanığın akrabası olduğu anlaşılan B. G. isimli
kişinin temin edilerek İlçe İdare Kurulu kararının kendisi tarafından sanığa
bildirilip bildirilmediği, sanığın bu karardan haberdar olup olmadığı, netice
olarak İlçe İdare Kurulu kararının usulüne uygun bir şekilde kesinleşip
kesinleşmediği araştırılmadan sanığın savunma hakkı kısıtlanarak CMK'nun
289/1-h maddesine muhalefet edilmesi, Samsun
BAM 5.CD. 10/2/2017 gün, 2017/143 Esas, 2017/158 Karar,
*Zincirleme
suç hükümlerinin uygulanmaması,
Uyap'tan yapılan sorgulamada, sanığın kardeşi olan S. D.
adına da 06.03.2009 tarihinde sahte rapor düzenlemesi sebebiyle Bakırköy 31.
Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2010/508 Esas, 2012/469 Karar sayılı ilamı ile 1632
sayılı Kanuna Aykırılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkum
edildiğinin, Dairemizin 03/02/2016 tarih, 2015/4731 Esas, 2016/1132 Karar
sayılı ilamı ile, sanığın eyleminin kül halinde 1632 sayılı Kanun'un 81/1.
maddesinde yazılı bulunan suçu oluşturmasına karşın, sanık hakkında hem resmi
belgede sahtecilik hem de 1632 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet
kararı verildiğinden bahisle hükmün bozulduğunun, bozma kararına konu olaya ait
iddianamenin de 29.07.2010 tarihli olduğunun ve bu dava ile temyize konu dava
arasında hukuki kesinti bulunmadığının anlaşılması karşısında; 1632 sayılı Kanun'un
81/1. maddesinde düzenlenen askerlikten kurtulmak için hile yapmak suçunun
mağdurunun kamu olduğu ve suç tarihleri arasındaki kısa zaman dilimi de
gözetildiğinde her iki davaya konu suçların zincirleme şekilde işlendiğinin
kabul edilmesi gerektiği dikkate alınarak, aralarında hukuki ve fiili irtibat
bulunan davaların birleştirilmesi ve zincirleme suç hükümlerinin sanık hakkında
uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sanık hakkında müstakil
mahkumiyet hükmü kurulması, 19.CD.
4/7/2017 gün, 2017/3156 Esas, 2017/6377 Karar,
*Askeri
eşyayı gizlemek suçu,
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; Jandarma
Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı emrinde mal sorumlusu olduğu
anlaşılan sanığın 22.02.2011 tarihinde başka suçtan gözaltına alınıp akabinde tutuklandığı,
aynı gün odasındaki özel eşyaların alınması talebi üzerine çalışma odasında
bulunan çelik kasanın üst bölmesinin sanığın oğlu tarafından getirilen
anahtarla açıldığı ancak alt bölmesinin anahtarı bulunamadığından açılamadığı,
idari tahkikat çalışması kapsamında 25.02.2011 tarihinde spral ile kesilerek
açıldığında ve yine marangozhanedeki kıyafetleri arasında yapılan aramada suça
konu ordu malı olduğu anlaşılan el bombası, patlayıcı ve mühimmatların kurum
kayıt sistemi dışında sanık tarafından birlik içinde gizlendiğinin sabit olması
karşısında, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 192/1. maddesi yoluyla aynı
yasanın 131/1. ve 2. maddesinde düzenlenen askeri eşyayı gizlemek suçundan
mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi, 8.CD. 8/6/2017 gün, 2015/15543 Esas, 2017/6705 Karar,
*Askeri
eşyanın hırsızlığa konu olması,
İstanbul ilinde faaliyet gösteren … Gıda Sanayi Ticaret
Ltd.Şti.nin İzmir ili Güzelbahçe ilçesinde bulunan Maltepe Askeri Lisesi
Komutanlığı'na hazır yemek hizmet verdiği, şirkette hakkında hükmün
açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen diğer sanık H. K.'nın kasap
olarak, sanık D. A.'ın ise gıda teknikeri olarak görev yaptıkları, suç
tarihinde saat 23.15 sıralarında sanık D.'ın yanında diğer sanık Hıdır olduğu
halde sanık D.'ın sevk ve idaresinde bulunan şirkete ait 34 BH .. plaka sayılı
kamyonetle okul dışına çıkarken dış nizamiyede bulunan görevlilerce yapılan
araç aramasında aracın gizli bölmelerine gizlenmiş askeri erzak vasfında 104 kg
sığır etinin ele geçirildiği olayda sanıkların üzerlerine atılı 1632 sayılı
Askeri Ceza Kanunu'nun 131. maddesinde tanımlanan suçun teşebbüs aşamasında
kaldığı, dosyaya celbedilen 30/10/2009 tarihli sanık Dündar'ın imzasının
bulunduğu tutanakta "...bahse konu etin hırsızlanmasını mutfakta gece
görevlisi Y. G.'in organize ettiğini, eti .. Gıda'nın Narlıdere'de bulunan
krokide tarif ettiği depoya götürdüklerini, bu olayın yaklaşık 1-1.5 aydır
devam ettiğini ve genellikle haftasonları ihraciyede et miktarının fazla olduğu
dönemlerde kasap H. K. ve Y. G.'in talimatlarıyla firmanın Narlıderedeki
krokide belirtilen deposuna teslim ettiklerini ifade etmiştir" şeklindeki
ikrar içeren sanık D. A.'ın beyanı, suç üstü hali, tanık beyanları, hırsızlığa
konu etin ele geçirildiği yerin niteliği, sanıkların birbiriyle çelişkili ve
tutarsız beyanları ve tüm dosya kapsamından
üzerlerine atılı suçu işledikleri anlaşıldığından, sanık D. A. hakkında
mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken beraat
kararı verilmesi, 19.CD.
18/5/2017 gün, 2017/3092 Esas, 2017/4812 Karar,
* Sanığın dosyaya yansıyan geçerli bir mazereti
bulunmamasına rağmen soyut mazeret beyanlarının hükme esas alınması sureti ile
sanığın mahkumiyetine yerine beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı, 19.CD. 25/4/2017 gün, 2017/2527 Esas,
2017/3735 Karar,
* Hükümlerden önce 14.04.2011 gün
ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6217
sayılı Kanun'un 3. maddesiyle değişik 1111 sayılı Askerlik Kanunu'nun 89.
maddesi uyarınca, sanığın eylemlerine uygulanabilecek 1632 sayılı Askeri Ceza
Kanunu'nun 63. maddesinin 1. fıkrasının (A) ve (B) bendinde düzenlenen suçları
barışta ilk kez işleyenlerin eylemleri idari para cezasına dönüştürüldüğü
cihetle, hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesince uygulanması gereken
1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilebilecek idari
para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 20/2-c
maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle kabahatli
hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 25/04/2017 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi. 19.CD.
2017/1039 Esas, 2017/3655 Karar,
* Hükümden önce, 14.04.2011 gün ve 27905
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6217 sayılı
Kanun'un 3. maddesiyle değişik 1111 sayılı Askerlik Kanunu'nun 89. maddesi
uyarınca, sanığın eylemine uygulanabilecek 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 63.
maddesinin 1. fıkrasının (A) ve (B) bendinde düzenlenen suçları barışta ilk kez
işleyenlerin eylemleri idari para cezasına dönüştürüldüğü ve 1632 sayılı
Kanun'un 63/1. maddesi gereği, 1111 sayılı Askerlik Kanunu'nun 89'uncu maddesi
uyarınca sanık hakkında suç tarihinden önce kesinleşmiş bir idari para cezası
bulunmadığı gözetildiğinde, sanığın atılı eyleminin suç oluşturmaması sebebiyle
beraat kararı verilmesi gerekliyken, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
19.CD. 5/4/2017 gün, 2016/8063 Esas, 2017/3031
Karar,
* A)-Dosya kapsamına göre;
Sanık Y. M. hakkında Eğil
Kaymakamlığının 18/12/2014 Tarih ve 288 sayılı Kararı ile 1111 sy madde 89
uyarınca verilen İPC kararının 21/04/2015 tarihinde sanığa tebliği edildiği, 15
günlük itiraz süresinin 06/05/2015 saat 00:00 da sona erdiği ve İPC kararının
06/05/2015 tarihinde itiraz edilmediğinden kesinleştiği, tutanağa göre sanığın
06/05/2015 günü saat: 14:15'te yakalandığı, yakalama tutanağı tanzim edilerek
serbest bırakıldığı, 16/10/2015 tarihinde ise kendiliğinden gelerek yoklama
yaptırdığı ve muayene olduğu, Elazığ Askeri Hastanesinin 22/10/2015 Tarih/3324
sayılı raporuna göre askerliğe elverişli
olmadığının anlaşıldığı biçiminde gerçekleşen olayda;
1111 sayılı Askerlik Kanunu
madde 89/son:"Barışta, dördüncü fıkra uyarınca verilen idarî para cezası
kesinleştikten sonra dördüncü fıkrada sayılan eylemlerden herhangi birini
işleyenler ile bu eylemleri seferberlik ve savaş halinde işleyenler hakkında
askerlik şubelerince suç dosyaları hazırlanarak yükümlünün nüfusa kayıtlı
olduğu yer Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir."
1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu
madde 63/1:"Barışta, 1111 sayılı Askerlik Kanununun 89 uncu maddesi
uyarınca haklarında verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra kabul
edilecek bir özrü olmadan,
a) Yoklama kaçaklarından
birlikte yoklamaya tabi oldukları doğumluların yurt genelinde normal sevk yılı
içindeki son kafilesi gönderilmiş bulunanlar için, son kafilenin gönderilmesi
tarihinden,
b) Bakaya kalanlar için, bakaya
kaldıkları tarihten,
c) İhtiyat erattan çağrılıp da
birlikte işleme tabi olduğu kişiler gönderilmiş bulunanlar için, en son
gönderilme tarihinden,
d) Yoklama kaçağı, saklı veya
bakaya olup olmamasına bakılmaksızın askerlik şubesince sevk edildiği kıtasına
katılmayan veya geç katılanlar için, kendilerine tanınan kanuni yol süresinin
bitiminden,
itibaren dört ay içinde gelenler
altı aya kadar, yakalananlar iki aydan altı aya kadar; dört aydan sonra bir yıl
içinde gelenler iki aydan bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir yıla
kadar; bir yıldan sonra gelenler dört aydan iki yıla kadar, yakalananlar altı
aydan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır." düzenlemelerine göre
atılı suçun yasal unsurlarının
gerçekleşmediği gözetilmeden, duruşmaya devamla
yasal olmayan yetersiz gerekçe ile yazılı biçimde karar verilmesi,
B)-Kabule göre;
1)-Sanığın başka suçlardan Ceza
İnfaz Kurumlarında kalmasından dolayı psikolojisinin bozulduğunu beyan etmesi
nedeniyle 5237 sy madde 32 kapsamında ceza sorumluluğunu ortadan kaldıran veya
azaltan bir akıl hastalığına düçar olup olmadığının tespit edilmemiş olması,
2)-5237 sy madde 61 ve 1632 sy
madde 63/1-A-son uyarınca temel ceza belirlenirken, sanığın fiilinin 1632 sy
madde 63/1-son fıkrada sayılanlardan hangisi kapsamında kabul edildiğinin
denetimi olanaklı biçimde belirtilmemiş olması, Gaziantep BAM 12.CD. 7/7/2017 gün, 2017/743 Esas, 2017/970 Karar,
* Emsal nitelikteki
Yargıtay 7 CD nin 2014/12878 esas, 2016/1009 karar sayılı ilamında da
belirtildiği üzere; UYAP sisteminden yapılan kontrolde, sanığın, karar
tarihinde Gaziantep E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda başka suçtan hükümlü
olmasına rağmen, savunması alınırken duruşmadan vareste tutulmak istediğine
dair talebi olmadığı ve mahkemece de bu yönden bir karar verilmediği halde
yokluğunda duruşma yapılıp hüküm kurulmak suretiyle 5271 sayılı CMK'nun
196.maddesine aykırı olarak sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Sanık
hakkındaki idari para cezası kararının 26/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği,
idari para cezasının 11/02/2015 tarihinde kesinleştiği, sanığın 01/01/2016 tarihinde yakalandığı
halde 1 yıl 10 ay 1 gün yoklama kaçağı kaldığı belirtilerek 1632 sayılı yasanın
63/1-b-son maddesinden hüküm kurulması, sanığın hangi tarihler arasında yoklama
kaçağı kaldığının hukuki denetime imkan verecek şekilde açıkca belirtilmemesi,
Suç tarihinin 01/01/2016 yerine 2015 olarak karar başlığında
gösterilmesi,
Askerlik
şubesinden sanığın tüm askerlik belgelerinin onaylı bir örneğinin istenmemesi,
İddianamenin
kabulü kararı ve tensip tutanağında
katibin ıslak ve elektronik imzasının bulunmadığı, 5271 sayılı CMK nun 38/A-3
ve 219/1 maddelerinin gözetilmediği, Gaziantep
BAM 12. CD. 7/7/2017 gün, 2017/962 Esas, 2017/953 Karar,
*
Sanık
hakkında 8 ay 25 gün süreyle yoklama kaçağı kaldıktan sonra 19/12/2015
tarihinde yakalandığı ve 3 ay 18 gün yoklama kaçağı kaldıktan sonra 07/04/2016
tarihinde yakalandığı iddiasıyla kamu davası açıldığı halde, sanığın 19/12/2015
- 07/04/2016 tarihleri arasında işlediği suç nedeniyle mahkumiyet hükmü kurulmuş,
kamu davasına konu 8 ay 25 günlük süre ile yoklama kaçağı kaldıktan sonra
19/12/2015 tarihinde yakalanma eylemi nedeniyle herhangi bir hüküm kurulmamış
ise de; bu eylem ile ilgili olarak zamanaşımı süresi içeresinde her zaman hüküm
kurulması mümkündür.
a-Sanığın
kastının yoğunluğu ile yasa maddesindeki cezanın alt ve üst sınırları dikkate
alınarak TCK'nun 3 ve 61. maddeleri gereğince cezanın alt sınırdan
uzaklaşılarak tayini gerekirken asgari hadden tayin edilmesi,
b-Sanığın
geçmişteki hali ile dosyaya yansıyan kişilik özellikleri ve yargılama sürecinde
pişmanlığını gösteren herhangi bir davranışının dosyaya yansımaması dikkate
alındığında hakkında TCK'nun 62 ve 50. maddelerinin uygulanma şartlarının
oluşmadığının gözetilmemesi,
Sanık aleyhine istinaf başvurusu
bulunmadığından davanın yeniden görülmesi nedeni olarak kabul edilmemiştir. İzmir BAM 11.CD. 5/7/2017 gün, 2017/563
Esas, 2017/1262 Karar,
*a-Sanığın
kastının yoğunluğu ile yasa maddesindeki cezanın alt ve üst sınırları dikkate
alınarak TCK'nun 3 ve 61. maddeleri gereğince cezanın alt sınırdan
uzaklaşılarak tayini gerekirken asgari hadden tayin edilmesi,
b-Ancak
yakalama kararı üzerine savunması alınabilen sanığın geçmişteki hali ile
dosyaya yansıyan kişilik özellikleri de dikkate alındığında TCK'nun 62.
maddesinin uygulanma şartlarının oluşmadığının gözetilmemesi,
c-Yargıtay
Ceza Genel Kurulu'nun 25/05/2010 tarih ve 2010/7-44 Esas, 2010/124 Karar sayılı
ilamında da belirtildiği üzere yoklama kaçağı suçunun askeri cürüm olmakla
birlikte, sırf askeri suç olmadığı, bu nedenle sanığın sabıka kaydında görülen
İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/55 Esas, 2007/84 Karar sayılı ilamının
tekerrüre esas alınmaması;
Sanık aleyhine istinaf başvurusu
bulunmadığından davanın yeniden görülmesi nedeni olarak kabul edilmemiştir. İzmir BAM 11.CD. 5/7/2017 gün, 2017/665
Esas, 2017/1260 Karar,
1632
sayılı Askeri Ceza Kanunu madde 63/1a-son: "Barışta, 1111 sayılı Askerlik
Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca haklarında verilen idarî para cezası
kesinleştikten sonra kabul edilecek bir özrü olmadan, a) Yoklama kaçaklarından
birlikte yoklamaya tabi oldukları doğumluların yurt genelinde normal sevk yılı
içindeki son kafilesi gönderilmiş bulunanlar için, son kafilenin gönderilmesi
tarihinden......itibaren dört ay içinde gelenler altı aya kadar, yakalananlar
iki aydan altı aya kadar; dört aydan sonra bir yıl içinde gelenler iki aydan
bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir yıla kadar; bir yıldan sonra
gelenler dört aydan iki yıla kadar, yakalananlar altı aydan üç yıla kadar hapis
cezasıyla cezalandırılır." hükmü ile suçu tarif ederek yaptırımını
belirlemiştir.
Sanık
hakkında Lice Kaymakamlığının 29/01/2015 tarih-133 esas-14 karar ile 1111
sayılı Askerlik Kanunu madde 89 uyarınca İPC verildiği, kararın 04/06/2015
tarihinde tebliği edildiği, 15 günlük itiraz süresinde itiraz edilmeyince
19/06/2015 tarihinde kesinleştiği, sanığın kararın kesinleştiği tarihten sonra
30/06/2015 tarihinde yakalandığı, yoklama kaçağı süresinin 11 gün olduğu gözetilmemiş
ise de; dosya kapsamına ve kabule göre sanığın fiilini ve yaptırımını
değiştirmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık
istinaf gerekçesinde "Ceza İnfaz
Kurumunda bulunması nedeniyle yoklama kaçağı kaldığı" 'nı ileri sürmekte
ise de; UYAP Ceza İnfaz Kurumu Kayıtlarına göre, 24/03/2014- 02/05/2016
tarihleri arasında tutuklu veya hükümlü bulunmadığı, 1988 doğumlu olup
emsallerinin son kafilesinin askere sevk edildiğini bilen sanığın, 24/03/2014
tarihinde tahliyesinden sonra en yakın Askerlik Şubesi Başkanlığına müracaat
ile yoklamasını yaptırması veya belgelendirerek mazeretini bildirmesi
gerekirken bildirmediği saptanmış, istinaf sebebinin delillere ve resmi
kayıtlara uygun olmadığı saptanmıştır. Gaziantep
BAM 12.CD. 16/6/2017 gün, 2017/800 Esas, 2017/881 Karar,
*
05/02/2014
tarih ve 12 numaralı Horasan Kaymakamlığı'na ait kararın sanığın mernis
adresine tebligata çıkarılması nedeniyle 13/05/2014 tarihinde yapılan tebliğ
işleminin geçerlilik şartlarının 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesine
göre değerlendirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Erzurum BAM 5.CD. 9/6/2017 gün, 2017/996 Esas, 2017/946 Karar,
*
Sanığın
05/04/2016 - 21/05/2016 tarihleri arasında bakaya kalarak üzerine atılı suçu
işlediği kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiş ise de, sanık hakkında
14/07/2016 tarihli iddianame ile bakaya kalma suçundan kamu davası açılıp
Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2016/394 Esas 2017/79 Karar sayılı
dosyasında da yargılandığı ve yargılama sonucunda 08/01/2015-05/04/2016
tarihleri arasında bakaya kaldığı kabul edilerek mahkumiyetine karar verilip bu
kararın sanık tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 08/05/2017 tarih
ve 2017/648 Esas 2017/666 Karar sayılı ilamı ile bozulduğunun anlaşılması
karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağı bulunup
bulunmadığının tespit edilebilmesi amacıyla, anılan dava dosyası getirtilip bu
yönüyle incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve zincirleme suç
hükümlerinin uygulanma olanağı bulunup bulunmadığı karar yerinde tartışılıp
sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesi gerektiği
gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Erzurum 5.CD. 9/6/2017 gün, 2017/909 Esas,
2017/943 Karar,
*Hükümde
sanık hakkında TCK 58 maddesi uygulanmış ise de, TCK 58/4 maddesinde '' kasıtlı
suçlarla taksirli suçlar ve sırf askeri
suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz '' hükmünün yer
aldığı, sanığın yargılandığı suçun 1632 sayılı askeri ceza kanuna muhalefet
suçu olduğu, dolayısıyla TCK 58/4 maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin
uygulanmaması gerekirken uygulanmış ise de,
Bu
aykırılığın Dairemizce duruşma yapılmaksızın 5271 Sayılı CMK'nun 280/1-a
maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün olduğundan,
Hükümde
yer alan '' Sanığın Tekerrüre esas Ankara 8 Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/451
Esas ve 2013/22 Karar sayılı ilamındaki hapis cezası dikkate alınarak, TCK 58/6
maddesi gereğince, cezasının infazının MÜKERRİRLERE ÖZGÜ İNFAZ REJİMİNE GÖRE
YAPILMASINA, 5275 S.Y.nın 108/4 maddesi uyarınca, cezanın infazından sonra
sanık hakkında DENETİMLİ SERBESTLİK TEDBİRİNİN UYGULANMASINA,''
maddesininin hükümden çıkartılarak
DÜZELTİLMESİNE; diğer yönleri ile usul ve yasaya uygun olan hükme yönelik
İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
Antalya BAM 10.CD. 8/6/2017 gün, 2017/1810 Esas, 2017/1697 Karar,
*
Sanık
savunmaları karşısında suçun sübutu bakımından
değerlendirme yapılması için mahkememizce duruşma açılmış yapılan
inceleme neticesinde sanık hakkında yoklama kaçağı suçundan Tepebaşı Kaymakamlığı'nın 28/05/2014 tarihli kararıyla
2.469 TL idari para cezası verildiği, sanığın 1111 Sayılı Askerlik Kanunun 89.
Maddesi uyarınca kendisine verilen idari para cezası kesinleştikten sonra
yapılan tebligata rağmen geçerli bir
özrü olmaksızın askerlik şubesine müracaat
etmeyip yoklama kaçağı kaldığı anlaşılmış
anlaşılmış olup ilk derece mahkemesince ve mahkememizce yapılan
yargılama ve toplanan delillere göre sanığa isnat edilen suçun sabit olduğu,
yapılan yargılama sonucunda kurulan hükmün isabetli bulunduğu cihetle istinaf
başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. Ankara BAM 5.CD. 25/5/2017 gün, 2017/564
Esas, 2017/1936 Karar,
*
DELİLLERİN
DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Sanık
savunmaları karşısında suçun sübutu bakımından
değerlendirme yapılması için mahkememizce duruşma açılmış yapılan
inceleme neticesinde sanık hakkında yoklama kaçağı suçundan Kurşunlu
Kaymakamlığı'nın 13/08/2015 tarihli kararıyla 1.357 TL idari para cezası
verildiği, sanığa 04/09/2015 tarihinde tebliğ edilerek 20/09/2015 tarihinde kesinleştiği, sanığın
23/11/2015 tarihinde sevk işlemlerine yaptırarak birliğine katıldığı,böylece
sanığın 2 ay 2 gün sonra kendiliğinden şubesine gelerek atılı suçu işlediği
vicdanı kanatine varılarak aşağıda ki şekilde
karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Cumhuriyet
Savcısının istinaf başvurusunun kabulü ile, Kurşunlu Asliye Ceza Mahkemesinin
14/12/2016 tarih ve 2016/67 Esas, 2016/130 Karar sayılı hükmünün Ceza
Muhakemesi Kanununun 280/2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
Sanığın
üzerine atılı ''Bakaya kalmak'' suçunu işlediği sabit olmakla atılı suçtan eylemine uyan 1632 Sayılı Askeri Ceza
Kanununun 63/1-b yollamasıyla 63/1-son maddesi uyarınca dört ay içinde gelenler
cümlesinden suçun işleniş biçimi sanığın amaç ve saiki göz önünde
bulundurularak takdiren 1 AY HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
Sanığa
verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri gözetilerek TCK'nun 62.
maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilerek 25 GÜN HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
Sanık
hakkında başkaca artırım indirim maddelerinin uygulanmasına takdiren yer
olmadığına,
Sanığa
verilen hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu nazara
alınarak TCK' nın 50/1-a mad. uyarınca
TCK nun 52/2. maddesi uyarınca sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri
gözönünde bulundurularak günlüğü 20 TL den hesapla paraya çevrilip sonuç olarak sanığın 500 TL ADLİ
PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE,
Sanığa
verilen para cezasının sanığın ekonomik ve şahsi halleri göz önünde
bulundurularak TCK. nun 52/4. maddesi uyarınca 1’ er ay ara ile 4 eşit taksitte
tahsiline ve taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan
kısmın tamamının tahsiline, ödenmeyen Adli Para Cezasının Hapse
çevrilebileceğinin, TCK-52/4. maddesi-son cümlesi gereğince sanığa ihtarına,
(İhtarat Yapılamadı)
Sanığın
adli sicil kaydına göre hakkında daha önce CMK’nin 231. maddesinin uygulanması
ve denetim süresi içinde tekrar suç işlemesi gözetildiğinde hakkında verilen
hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına CMK’nin 231/8. maddesi gereğince karar
verilmesine yer olmadığına,
Sanık
hakkında hükmolunun cezanın adli para cezası olması nedeniyle TCK 51. maddesi gereğince ertelemesine yer olmadığına,
Sanık
hakkında Ankara 37.Asliye Ceza Mahkemesinin
2014/951 Esas 2015/730 Karar sayılı 26/06/2015 kesinleşme tarihli dosyada
hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği denetim süresinde suç
işlemiş olması nedeniyle bu hususta mahkemesine ihbarda bulunulmasına,
3-Yargılama
giderinin terkin sınırı altında kaldığında Hazine üzerinde bırakılmasına,
Dair;
sanığın segbis ile yüzüne karşı, Cumhuriyet Savcısı M. A.nun katılımıyla
CMK'nın 286/2-b maddesi uyarınca kesin
olarak oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/05/2017., Ankara 9.CD. 2017/626 Esas, 2017/1935
Karar,
*
Hükümden
önce, 14/04/2011 gün ve 27905 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün
yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 3.maddesiyle değişik 1111 sayılı Askerlik
Kanununun 89.maddesi uyarınca, sanığın eylemine uygulanabilecek 1632 sayılı
Askeri Ceza Kanununun 63.maddesinin 1.fıkrasında düzenlenen suçları barışta ilk
kez işleyenlerin eylemleri idari para cezasına dönüştürüldüğü anlaşıldığından
sanığın atılı suçtan CMK'nun 223/2-a.maddesi uyarınca BERAATİNE, Samsun BAM 5. CD. 25/5/2017 gün, 2017/870 Esas, 2017/829 Karar,
*
1-Sanık
hakkında 28.03.2016 tarihinde yapılan
suç duyurusu ekindeki belge ve bilgilere göre, yoklama kaçağı kaldığından
bahisle 20.10.2014, 17.02.2015, 28.04.2015 tarihlerinde de Cumhuriyet Başsavcılığına
suç duyurusunda bulunulduğunun anlaşılması ve bu soruşturma/kovuşturmalarla
ilgili dosyada bir belge ve bilgi bulunmaması karşısında, sanık hakkındaki
yoklama kaçağı kalmaktan açılan tüm dosyaların akibetlerinin araştırılarak,
ilgili dava dosyalarının getirtilerek incelenmesi, her bir dosyadaki suç
tarihlerinin, iddianame tarihlerinin tespit edilerek, eylemin TCK'nun 43.
maddesi kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden
yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2-Sanığın
hangi tarihler arasında ne kadar süreyle yoklama kaçağı kaldığı tespit edilip
buna bağlı olarak hakkında 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunun 63/1-a maddesindeki
hangi ibareye göre cezalandırılması gerektiği tartışılmadan yazılı şekilde
hüküm kurulması, Samsun BAM 5.CD.
25/5/2017 gün, 2017/838 Esas, 2017/820 Karar,
*
Yoklama
kaçağı suçunda, eylemin suç teşkil edebilmesi için 1111 sayılı Askerlik Kanunun
89.maddesi hükmüne göre verilen idari para cezasının kesinleşmesinin gerektiği,
suç tarihinin ve suç tarihine bağlı olarak 1632 sayılı Askeri Ceza Kanununun
63/1-a maddesine göre ceza tayininin, idari para cezasının kesinleşme tarihi
ile yakalama veya kendiliğinden gelme tarihlerine göre belirleneceği, bu
belirleme yapılırkende yoklama kaçağı suçları temadi eden suçlardan olduğundan,
hukuki kesintinin varlığının tespiti açısından, varsa önceki yakalama veya
kendiliğinden gelme eylemleriyle ilgili kabul edilmesi koşuluyla iddianamenin
düzenlenme tarihinin de gözetilmesi gerektiği,
Buna
göre;
Giresun
Valiliği İl İdare Kurulunca verilen 01.05.2014 tarihli idari para cezası
kararının sanığın mernis adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunun 21/2. Maddesi
hükmüne göre 29.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın savunması ve UYAP
kayıtlarından yapılan sorgulamada, sanığın 29.12.2014 tarihinde İzmir Açık Ceza
İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olduğu anlaşıldığından, yapılan tebligatın
hukuken geçerli olmaması nedeniyle suçun unsurunun oluşmayacağı gözetilmeden
yazılı şekilde hüküm kurulması, Samsun
BAM 5.CD. 17/5/2017 gün, 2017/759 Esas, 2017/771 Karar,
*
somut olay değerlendirildiğinde; askerlik yükümlüsü olan sanık hakkında
Çarşamba Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu tarafından yoklama kaçağı kaldığından
bahisle 21.05.2015 tarihli idari para cezası verildiği, bu kararın 17.06.2015
tarihinde tebliğ edildiği, yasal süresinde itiraz edilmemesi üzerine kararın
03.07.2015 tarihinde kesinleştiği, sanığın bu tarihten itibaren yoklama
işlemlerini yaptırmayarak yoklama kaçağı olarak arandığı sırada 30.03.2016
tarihinde polis tarafından yakalanarak hakkında tutanak düzenlendiği, sanığın
yoklama kaçağı kaldığı sürenin idari para cezası kararının kesinleşme tarihi
olan 03.07.2015 ile, yakalanma tarihi olan 30.03.2016 tarihleri arasındaki süre
olduğu, bu durumda sanığın, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunun 63/1-a maddesi
uyarınca "..dört aydan sonra bir yıl içinde yakalananlar 4 aydan 1 yıla
kadar...hapis cezası ile cezalandırılırlar" ibaresine göre
cezalandırılması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ceza
tayini, Samsun BAM 5.CD. 16/5/2017 gün,
2017/518 Esas, 2017/762 Karar,
*
somut
olay değerlendirildiğinde askerlik yükümlüsü olan sanık hakkında Tekkeköy
Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu tarafından ilk olarak verilen 28/04/2015 tarihli
kararın, iddianamede ve kabulde 21/08/2015 tarihinde tebliğ edildiğinin
belirtilmesine rağmen, fotokopi mahiyetinde olan tebliğ mazbatasında söz konusu
kararın tebliğ ekinde olduğuna dair açıklayıcı bir ibarenin bulunmaması, yine
verilen karara karşı hangi süre içerisinde hangi merciye itirazda
bulunabileceğine dair herhangi bir açıklamanın gerek karardan, gerekse tebliğ
mazbatasından anlaşılamaması karşısında, ilgili Askerlik Şubesi Başkanlığı'na
yazı yazılıp, sanığın askerlik dosyasının celbi ile Tekkeköy Kaymakamlığı İlçe
İdare Kurulu'nun 28/04/2015 tarihli kararının hangi tarihte sanığa tebliğ edildiğinin,
karara karşı başvurulabilecek mercii ve süresinin ne olduğunun usulüne uygun
bir şekilde sanığa bildirilip bildirilmediğinin tereddüde yer bırakmayacak
şekilde tespit edilip, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken,
eksik inceleme ve araştırma yapılıp hüküm kurulması suretiyle CMK'nun 289/1-
g,h maddelerine aykırı hareket edilmesi,
Samsun BAM 5.CD. 12/5/2017 gün, 2017/340
Esas, 2017/748 Karar,
*
1)-Sanık
hakkında uygulanacak yasa maddesinin tespitinde esas alınan suç tarihinin 15/10/2014
yerine, gerekçesi gösterilip açıklanmadan 08/05/2014 olarak kabul edilmesi,
2)-
5237 sayılı TCK madde 61, 1632 sayılı yasa madde 63/1-b-son ""... Bir
yıldan sonra yakalananlar... Altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılır." uyarınca uygulama yapılması yerine, yasal olmayan
yetersiz gerekçe ile 1632 sy madde 63/1-A-son dan uygulama yapılması, sanığın
fiilinin 1632 sy madde 63/son' da tarif edilenlerden hangi cümle kapsamında
kabul edildiğinin, karar yerinde ve gerekçesinde gösterilmemesi,
3)-
Hapis cezasının tecil edilemeyeceğine, paraya çevrilemeyeceğine dair 1632
sayılı yasanın(3821 sy madde 1 ile değişik) madde 47/2-a bendinin suç
tarihinden evvel Anayasa Mahkemesi'nin
05/07/2012 gün-2012/9 esas-2012/103 karar ve
17/01/2013 gün 2012/80 E. ve 2013/16 K. Sayılı kararları ile iptal
edildiği, 1632 sayılı yasanın 6722 sy md 9 ile değişik madde 47/2-a' da ki tecil yasağına ilişkin
düzenlemenin ise suç tarihinden sonra
23/06/2016 tarihinde getirildiği, 5237 sy madde 51/1'in uygulanmasına engel
düzenleme bulunmasığı gözetilmeden, yasal olmayan yetersiz gerekçe ile 5237 sayılı yasa TCK madde 51/1 uygulanmasına
yer olmadığına karar verilmesi,
4)-5271
sayılı CMK madde 231/5'in uygulanamayacağına ilişkin 477 sayılı yasa madde 63'e
atıf yapan, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu ek-madde 10/2 nin, 23/01/2013 Tarih
ve 28537 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
Anayasa Mahkemesinin 17/01/2013 gün-2012/80 esas-2013/16 sayılı Kararı
ile iptal edildiği, 5271 sy madde 231/5'in uygulanmasına engel yasal düzenleme
bulunmadığı gözetilmeden, 1632 sy ek-madde 10'a istinaden, 5271 sy madde
231/5'in uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Gaziantep BAM 12.CD. 12/5/2017 gün, 2017/631 Esas, 2017/648 Karar,
*
1)GATA
Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Komutanlığı'nın 28/01/2015 tarih ve 1369 numaralı
sağlık raporu ile askerlik işlemleri ertesi yıla bırakılan sanığın 20/01/2016
tarihinde askerlik şubesine müracaatı sonrası sevkedildiği İzmir Asker
Hastanesince düzenlenen 21/01/2016 tarihli raporda askerliğe elverişli olduğunun
tespiti üzerine birliğine sevkedildiği,
ancak sanığın birliğine teslimi sonrası yeniden sevkedildiği GATA
Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Komutanlığınca düzenlenen 04/04/2016 tarih ve 3346
sayılı sağlık raporunda ise askerliğe
elverişli olmadığının belirtilmesi üzerine terhis edildiğinin anlaşılması
karşısında, atılı suçun oluşabilmesi için sanığın askerliğe elverişli olması
gerektiği de dikkate alınarak yukarıda bahsedilen raporlar arasındaki
çelişkinin giderilmesi, sanığın askerliğe elverişli olmadığının belirlenmesi
halinde hangi tarihten itibaren askerliğe elverişli olmadığı da tespit
ettirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi
gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2)Yoklama
kaçağı suçunun, yükümlüye 1111 sayılı Askerlik Kanununun 89. maddesi uyarınca
verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra kabul edilecek bir özrü olmadan
birlikte yoklamaya tabi oldukları doğumluların yurt genelinde normal sevk yılı
içindeki son kafile gönderilme tarihinden sonra oluşması, yoklama kaçağı
nedeniyle verilen 03/12/2014 tarihli idari para cezasına sanığın itirazı
üzerine Ovacık (Tunceli) Sulh Ceza Hakimliği'nin 02/03/2015 tarihli kararı ile
itirazın reddine karar verilip bu kararın da 09/06/2015 tarihinde kesinleşmesi,
ancak sanığın bu tarihten önce 19/01/2015 tarihinde askerlik şubesine müracaat
ederek işlemlerini yaptırması ve yapılan muayene sonrası askerlik işlemlerinin
ertesi yıla bırakıldığının dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanığın üzerine
atılı suçun ne şekilde oluştuğu karar yerinde tartışılıp değerlendirilmeden,
yetersiz gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi, Erzurum BAM 5.CD. 8/5/2017 gün, 2017/636 Esas, 2017/668 Karar,
*
Tatvan
C.Başsavcılığı'nın 14/07/2016 tarih ve 2016/612 sayılı iddianamesiyle,
25/11/2013 tarihinde tarihinde birliğine sevk edilen ve daha önce işlediği bir
suç nedeniyle 01/12/2013 tarihinde cezaevine alınıp 08/01/2015 tarihinde
koşullu olarak salıverilen sanığın bu tarihten yakalandığı 05/04/2016 tarihine
kadar bakaya kaldığının iddia ve kabul edildiği olayda, 1111 sayılı Askerlik
Kanunu'nun 39/3. maddesindeki '' Bir
yıldan fazla hürriyeti bağlayıcı cezaya hükmedilenler kıtalarınca bulundukları
yer Cumhuriyet başsavcılıklarına teslim edilirler. Tahliye olanlar geri kalan
askerlik hizmetleri tamamlatılmak üzere en yakın askerlik şubesine teslim
edilirler '' şeklindeki düzenlemede dikkate alınarak sanığın üzerine atılı
bakaya kalma suçunun yasal unsurlarının ne şekilde oluştuğu gerekçeli kararda
tartışılıp değerlendirilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, Erzurum BAM 5.CD. 8/5/2017 gün, 2017/648
Esas 2017/666 Karar,
*
Sanık
B. K.'un 1111 sayılı Kanun hükmü gereğince son yoklamasını yasal süresi
içinde yaptırmaması ve mazeretini
gösterir herhangi bir belge ibraz etmemesi nedeniyle yoklama
kaçağına düşmesi fiili nedeniyle açılan kamu davasında;
Kamu davasını açan iddianameye ilişkin fiilin
1111 sayılı Askerlik Kanunun 89.maddesi uyarınca idari yaptırım cezasını
öngören kabahat niteliğinde olması ve anılan eylem nedeniyle Isparta Valiliği
İl İdare Kurulunca verilen 20/11/2014 tarih ve 144 Karar numaralı kararıyla idari para cezası
verilmiş olması karşısında; açıklanan gerekçelerle kabahat fiili niteliğini oluşturup
cürüm niteliğinde olmayan iddianamedeki eylem nedeniyle ilk derece mahkemesince
kurulan yükümlülük kararı hukuka aykırı olduğundan
Sanık B. K.'un
istinaf başvuru isteminin KABULÜ ile; Isparta 2. Asliye Ceza
Mahkemesinin 28/02/2017 tarih ve 2015/729(E), 2017/78(K) sayılı mahkumiyet kararının CMK 280/2 maddesi uyarınca ORTADAN
KALDIRILMASINA ve sanık hakkında açılan kamu davasında idari yaptırım cezası
verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Antalya BAM 10.CD. 27/4/2017 gün, 2017/987 Esas, 2017/958 Karar,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder