Adana
BAM 10.CD. 27/03/2018 gün, 2018/794 Esas, 2018/871 sayılı Adana 3. İcra Ceza
Mahkemesi’nin, 24/10/2017 gün, 2017/374 Esas, 2017/667 sayılı kısmen beraat,
kısmen mahkumiyete ilişkin karar yönünden zabıt katibi imzasının eksikliği
nedeniyle ilk derece mahkemesine dosyanın gönderilmesi kararına yazılan
muhalefet şerhi şu şekildedir:
“Her
ne kadar CMK m. 219’da tutanakların imzalanması hususu düzenlenmiş ise de, bu
hususun tek başına dosya iade nedeni olmayacağı zira;
Birleşmiş
Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1966 tarih ve 2200 A (XXI) sayılı
kararıyla kabul edilip imza, onay ve katılıma açılan, 49. Maddeye uygun olarak
23 Mart 1976 tarihinde yürürlüğe giren ve Türkiye tarafından da 15 Ağustos 2000
tarihinde imzalanan Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi “Adil
Yargılanma Hakkı” başlıklı m. 14/1-c bendine göre “sebebsiz yere gecikmeden
yargılanma” hakkı,
BM
Genel Kurulunca kabul edilen 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel
Bildirgesi’nin, 8. Maddesine göre herkesin etkin yargı yoluna başvurma hakkının
bulunduğu,
1950
tarihli Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Adil Yargılanma Hakkı” başlıklı 6.
Maddesi’nin 1. Bendine göre, herkesin makul bir süre içinde davalarının
görülmesini isteme hakkına sahip bulunduğu,
Belirtilen
sözleşmelerin 1982 Anayasası 90. Maddesine göre iç hukukun bir parçası olduğu
gibi insan hakları hukukuna ilişkin olması nedeniyle normlar hiyerarşisinde
Anayasa metninin de üzerinde olduğu;
Anayasa
m. 141/4 fıkrasında, davaların en az giderle ve mümkün olan süratle
sonuçlandırılması, yargının görevi olduğu hususunun da açıkça belirtildiği;
Bu
hükme uygun olarak çok sayıda Yargıtay kararıyla imza eksikliği nedeniyle
esaslı işlem kıstasının öngörülerek, duruşma tutanağında esaslı bir işlem
bulunmaması hususunun bozmaya konu yapılmadığı;
Bu
kararlardan,
12.CD.
7/3/2017 gün, 2015/17111 Esas, 2017/1760 Karar;
18.CD.
8/6/2016 gün, 2015/31512 Esas, 2016/12738 Karar,
12.CD.
3/5/2016 gün, 2015/10995 Esas, 2016/7764 Karar,
1.CD.
15/9/2015 gün, 2015/3444 Esas, 2015/4516 Karar,
1.CD.
25/3/2015 gün, 2014/6247 Esas, 2015/1762 Karar,
1.CD.
23/3/2015 gün, 2015/674 Esas, 2015/1651 Kararın belirtilmesi gerektiği gibi
esas olarak İstinaf mahkemelerinin kuruluş amacının dahi yargılamaların
hızlandırılması olduğu;
5271
sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 222. Maddesi gereğince, Tutanağa karşı yalnız sahtecilik
iddiası yöneltilebileceği, somut olayda herhangi bir sahtecilik iddiasının da
bulunmadığı;
UYAP
sistemine kaydedilmiş, tarafların bilgisine sunulmuş, hiçbir aşamada imza
eksikliği nedeniyle itiraz edilmeyen, hukuki niteliği ve ispat gücü yasalarla
gösterilmiş, esaslı hiçbir işlem bulunmayan duruşma tutanakları nedeniyle bozma
kararı verilemeyeceği kanaati ile sayın çoğunluğa katılmamaktayım.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder