3 Şubat 2022 Perşembe

hayal alemi böyle bir şey; İkrara ilişkin olarak;

 "Anglo-Sakson hukukundan farklı olarak teknik anlam­da tanık gibi bir delil aracı değildir." 


Kimin çalışmasında yer aldığını yazmayacağım. Ama ceza hukukçusu olduğunu zanneden çok kişinin çalışmasında var. Ceza yargılamasının nasıl yürüdüğünü bilmeyen, ceza kanunlarının tamamı üzerinde hakimiyeti bulunmayan herkes böyle bir cümleyi kurabilir. Ancak bu sadece bir ZANdır. 

Sanığın savunması ceza yargılamasında olmazsa olmazdır. Pek çok ceza yargılamasında sanığın savunması dışında delil olmaz. Üstüne üstelik aynı çalışmada yargıtayın tevilli ikrarı kabul etmediğini zannetmek daha da felakettir. Bu, hukuk değildir. Ceza yargılamasını bilmemektir. Bunun adı doktrin de olamaz. 

Temenni olabilir mi? Kanunu bilmeyen bir kimse için olabilir. Ama kanunu bilen bir kişi de bu cümleleri kuramaz, kurmamalıdır. 


Hukukun diplere vurmasını daha iyi anlıyorum bu değerlendirmelerle. İyi birşey yapın: bu işleri bırakın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK