6 Mayıs 2023 Cumartesi

E İÇERİĞİN UYUMSUZ OLMASI,

 

Öztürk, Bahri vd. s. 360 vd. 

Yukarıda açıkladığımız gibi, sanık açıklamaları (ikrar), DOĞRU OLDU­ĞUNDA, son derece kıymetlidir. Ne var ki ikrar uygulamada çeşitli sebeplerle her zaman doğru olamamaktadır. Bu sebeplerin en önemlileri bize göre ana başlıklar halinde şunlardır:

     Her insan sıkıntıdan, mahrumiyetten, acıdan, eziyetten kaçar. Mahkûm ol­ma korkusu genellikle sanığı yalan söylemeye iter. Bilindiği gibi, bu gerçe­ği dikkate alan kanun koyucu sanığın esasa ilişkin olarak yalan söylemesini cezalandırmamıştır.

     Uygulamada SORGU TEKNİK VE TAKTİKLERİNİN BİLİNMEMESİ; bazı yerlerde bilinse dahi çeşitli sebeplerle tatbik edilememesi, sanıktan sağlıklı beyanlar elde edilmesine engel olmaktadır. Bu teknik ve taktikler olmadan SANIĞIN YALAN SÖYLEYİP SÖYLEMEDİĞİNİ ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR; daha doğrusu tesadüflere bağlıdır.

     Yine bu teknik ve taktikler olmadan SANIĞIN GERÇEĞİ SÖYLEMEME yolundaki DİRENCİNİN, İNSAN HAKLARI İHLÂL EDİLMEDEN, KI­RILMASI OLANAKSIZDIR.

     Bu teknik ve taktiklerin bilinmemesi; bilinse de uygulanamaması kovuş­turma makamlarını ZORA (ŞİDDETE) BAŞVURMAYA itmektedir. ZORLA ALINAN BEYAN GENELDE DOĞRU OLMAMAKTADIR. Çünkü sanığın oradaki yegâne düşüncesi kovuşturma makamlarının arzusu doğrultusunda bir beyanda bulunmak suretiyle o anda çektiği sıkıntı, korku, eziyet, acı ve ızdıraptan kurtulmak olmaktadır.

     İFADE ALMA VE SORGU, HEM DELİL ELDE ETME VE HEM DE SAVUNMA ARACI OLMALARI sebebiyle bir hukuk devletinin ceza muhakemesinde vazgeçilemeyecek iki işlemdir. BU İŞLEMLERİN ÖZ­GÜR İRADEYE DAYANMAMALARI durumunda fonksiyonlarını ifa edebilmeleri; iyi bir delil elde etme aracı olabilmeleri mümkün değildir. İyi bir delil elde etme aracı olamazlar; çünkü, bu suretle elde edilen delil, kural olarak, gerçeği yansıtmaz. İyi bir savunma aracı da olamazlar; çünkü, zora, şiddete başvurulduğunda esasen savunma söz konusu olmaz.

Sebep mi anlatıyor, aynı şeyleri mi tekrarlıyor, ne istiyor ne anlatıyor? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arif Nazım - Şehidin Destanı

TIBBİ ETİK